"Sessizlik müthiş bir güç,her şeyi değiştirebilir, sessizlik simya
gibidir…
Dünyada ki, tek sihir ve huzur.
Sabır sükunetiyle kökünü ve adamlığını muhafaza et karşında ki,mutlaka hak
ettiğini bulup değişecektir."
Ulu bir kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermiş.
Bahar ilerledikçe kabak filizi kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlamış.
Yağmurların ve günesin etkisiyle müthiş hızla büyümüş ve neredeyse kavak
ağacıyla ayni boya gelmiş.
Bir gün dayanamayıp sormuş kavağa:
"Sen kaç ayda bu hale geldin ağaç?"
"10 yılda" demiş kavak
"10 yılda MI?" diye gülmüş ve çiçeklerini sallamış kabak "Ben neredeyse 2
ayda seninle ayni boya geldim bak!"
"Dogru" demiş ağaç "doğru"
Günler günleri kovalamış ve sonbaharın ilk rüzgarları başladığında kabak
önce üşümeye sonra yapraklarını düşürmeye, soğuklar arttikçada aşağıya
dogru inmeye başlamış.
Sormuş endişeyle kavağa:
"Neler oluyor bana ağaç?"
"ölüyorsun" demiş kavak
"Niçin?"
"Benim on yılda geldiğim yere sen iki ayda gelmeye çalıştığın için"
"Eğer köküne ve içine odaklanıp varlığının farkındaysan hiçbir şey seni yok
edemez.
Hiçbir yangın senin merkezini yok edemez.
ölüm bile seni kendine odaklanmaktan kendin olmaktan ve en önemlisi
kökünden ayrı düşüremez…"
"Bilgelerin,azizlerin,ustaların,yada buyrukçuların tüm ögretileri"AH işte"
diye haykırıp gerçeğini kavradığımız hakikatin yorumlarından başkasını asla
tefsir etmez."