”Homojen Türk toplumu yok”
Berlin'de yaşayan yaklaşık 200 bin Türk kökenli insanın dışarıdan görüldüğü
gibi homojen bir yapıya sahip olmadığını, sosyal, ekonomik, kültürel ve
siyasi olarak farklı gelişmeler sağladığını belirten Piening, bu karışımla
Berlin'i daha da cazip hale getirdiklerini kaydetti.
Piening, Berlin Duvarının yıkılışından sonra kaybolan iş yerlerinden dolayı
bir yandan işsiz kalan ve sosyal sorunlarla mücadele eden Türklerin
bulunduğunu, diğer yandan da özellikle son 10 yıl içinde her branşta
başarılı olan Türklerin olduğunu, bunu da normal bir süreç olarak
değerlendirdiğini belirtti.
”Başarılar arka planda kaldı”
Kitapta yer alan olumlu örneklerde görüldüğü gibi uyum konusunda
tartışmaların etnik kökene bağlı olarak yapılmasının doğru olmayacağını
ifade eden Piening, tartışmalarda sadece sorunların ön plana çıkmasından
dolayı, Türklerin başarılarının arka planda kaldığını söyledi.
Kitabı Kalbiye Nur Orhan ile birlikte hazırlayan Martin Greve de, bundan 10
yıl önce benzer bir kitabın yayınlandığını belirterek, ''Ben hazırlanacak
yeni kitapta birçok şeyin değişmediğini sandım, ancak öyle olmadı.
Araştırmalarımda Berlin'de yaşayan Türklerde 10 yıl içinde çok şeyin
değiştiğini gördüm. Örnek olarak son 10 yıl içinde Türk yaşlıların sayısı 4
kat arttı.
Türkler’in imajını bozan nedenler
Öte yandan Türklerin imajının daha önce olmadığı kadar da kötü olduğunu
ifade eden Greve, bunun 11 Eylül terör saldırıları, gençler arasında
yaşanan şiddet olayları ve namus cinayetleri gibi konulardan
kaynaklandığını kaydetti. Greve, bu konuların sıkça tartışılması nedeniyle
Alman toplumuna çok iyi uyum sağlayan ve başarılı olan Türklerin arka
planda kaldıklarını sözlerine ekledi.
Orhan da, kitabı hazırlarken fotoğraf çekimlerinde çoğu kişinin, ne şekilde
tanıtılacaklarını bilemedikleri ya da Türk olarak karalanabilecekleri
endişesiyle önceleri çekindiklerini söyledi.
Ajanslar