Konu: Yarısı dolu bir bardak: Türkiye

Forum: Türkiye Siyasi Yönetimi

Konuyu açan: Bence68


Bence68 - 8/2/2009 Saat 14:22

Türkiye'nin gündemini iki Recep belirledi geçen yıl:

Biri film kahramanı Recep İvedik'ti; diğeri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan…

Biri kaba saba tavrı, lümpen diliyle kapalı gişe oynadı.

Diğeri ise bıçkın tavrı, sert üslubuyla neredeyse partisini kapattırıyordu.

İvedik, "Türkiye tarihinin en çok izlenen filmi" tahtına oturdu; şimdi devamı çekiliyor.

Erdoğan'ın devamını ise önümüzdeki bahar yapılacak yerel seçimler gösterecek.

2008, köklü tabuların sarsıldığı yıl oldu.

CHP çarşaflılara göz kırparken, AKP Alevilere açıldı.

Aktütün karakoluna *** saldırısıyla ilgili ihmal iddiaları, çatışma sırasında Hava Kuvvetleri Komutanı'nın golf turnuvasında olması, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni alışılmadık eleştirilerle yüzyüze bıraktı.

"Türkiye'nin Gladiosu" olarak adlandırılan Ergenekon davası kapsamında üst düzey komutanların tutuklanıp yargılanması da Türkiye'de bir ilk olarak tarihe geçti.

"Mustafa" filmi, Atatürk üzerine bir başka zorlu tartışmanın fitilini ateşledi.

Ve bir futbol maçı, Türkiye ile Ermenistan arasındaki buzların çözülmesine vesile oldu.

Ancak çözülen buzların ardından sel geldi.

Cumhurbaşkanı Gül'ün maç vesilesiyle Erivan'a gitmesinin ardından bir grup aydının 1915 felaketi nedeniyle Ermenilerden özür dilemesi ve ardından patlayan polemik, Türkiye'de tarihin ne kadar güncel olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

"Özür" ise, yıla damgasını vuran kavram oldu.

Hükümet, işkencede ölen bir tutukludan özür diledi, aydınlar Ermenilerden, Kültür Bakanı Alevilerden...

Sırada hayli kabarık bir liste var.

Yarısı dolu bir bardak gibi, umut görmek isteyenlere umut, afet görmek isteyenlere afet sundu Türkiye 2008'de…

Kene ısırmasından dolayı insanların öldüğü ülke de burasıydı, Frankfurt Kitap Fuarı'nda "onur konuğu" olarak ağırlanan ülke de…

İtalyan barış gelini Pippa Bacca'nın tecavüz edilip öldürüldüğü yer de burasıydı, Cannes Film Festivali'nde "en iyi yönetmen" ödülünü alan Nuri Bilge Ceylan'ın yetiştiği yer de…

Dünyada internetin popüler sitesi You-tube'u kapatan bir avuç baskıcı ülke arasına giren Türkiye'nin başbakanı, "Ben You-tube'a giriyorum, siz de girin" diyerek yasağı çiğneyebildi.

Bir yandan Bülent Ersoy "Evladım olsa askere göndermem" dediği için "Halkı askerlikten soğutmaktan" yargılanırken, öte yandan, bir zamanların düşünce suçlusu Yaşar Kemal cumhurbaşkanlığı köşkünde ödüllendirildi 2008'de…

Ama yıllık tartıda galiba utanç kefesi daha ağır bastı.
18 çocuğun başına çöken Kur'an kursunda başı yere eğildi Türkiye'nin…

Sarah Ferguson'un bir televizyon programı için gizlice gelip çektiği yetimhanenin görüntülerinde de…

İş kazaları nedeniyle cehenneme dönen Tuzla tersanelerinde de…

80'ine merdiven dayamış İslamcı yazar Hüseyin Üzmez'in cinsel taciz duruşmasında da…

1 Mayıs'ta büyük meydanların kapatılıp göstericilere meydan dayağı atılmasında da…

Hayır için kurulan Deniz Feneri'nin adının yolsuzluğa bulaşmasında da…

Tabii yılsonuna doğru global ekonomik kriz hepsini unutturdu ve Türkiye cüzdanının derdine düşürdü.

Ama yine yılsonunda, yine Atlantik ötesinden esen "değişim" rüzgârı da güçlü hissedildi buralarda…

Van'da Obama için tekbirler ve davul zurna eşliğinde 44 kurban kesip kanını resmine sürenlerin görüntüleri, Türkiye'deki değişim özleminin fotoğrafıydı adeta:

"Darısı başımıza" diyen bir özlemin fotoğrafı…


bbc turkce degerlendirme

Bu konunun yazarı : Dostsesi - Stimme der Freundschaft
http://dostsesi.com/forum

Bu sayfanın URL'u:
http://dostsesi.com/forum/modules.php?name=eBoardtr&file=viewthread&fid=747&tid=356