Konu: Kız Kulesi

Forum: anadolu medeniyetleri-Anatolien Kultur

Konuyu açan: Bence68


Bence68 - 7/5/2008 Saat 09:11



Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul

Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer

Ömrüm oldukça gönül tahtıma keyfince kurul

Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer


Yahya Kemal, Yedi Tepeli şehrin hangi tepesinden bakarak yazmış bu dizeleri?... Bakmış ve gezmediği sevmediği hiçbir yer görememiş büyük şair.

İstanbul Boğazının son noktasında yer alan, adından da anlaşılacağı gibi eskiden daha çok Rum’ların yaşadığı Rumeli Feneri mi? Anadolu yakasında küçük bir balıkçı köyünün ortasında, eskiden yunusları selamlayan Anadolu Feneri’mi?

Bahçesindeki manolya, erguvan ağaçlarıyla sarmaş dolaş Boğaz’ın iki yakasını süsleyen her biri birer mücevher; yalılar, köşkler, saraylar mı? Tarihin tüm zenginliklerini, anılarını sunan, dolaşırken gösterişli sahnesinde birer oyuncu olabileceğiniz binlerce şâheser mi? İki yakadan karşılıklı birbirini selâmlayan Hisarlar mı?

Her biri Şehri İstanbula binbir güzellik katıyor ama bir güzel var ki; hüzünlü hikayesi asırlardır dilden dile anlatılmış, denizi engel koymuş kendisine ulaşmak isteyenlerle arasına..

Çok eski zamanlarda, Üsküdar sırtlarında, Aşk ve Güzellik tanrıçası Aphrodite adına yapılmış büyük ve ünlü bir tapınak vardı. İşte, efsaneye konu olan, güzelliği dillere destan Hero, genç kızların rahibelik yaptığı bu tapınakta, kumrulara bakmakla görevliydi. Her sene, soğuk kış günleri yerini ilkbaharın çiçekli günlerine bıraktığında, tabiatı süsleyen, güzelleştiren tanrıça adına bir bayram yapılırdı. Bu ilkbahar şenliğine çevre şehirlerden, kasabalardan akın akın insanlar gelir, bayram süresince yenilir, içilir, eğlenilir; ümitsiz aşıklar kendilerine aşk vermesi için Aphrodite mâbedinde tanrıçaya yalvarırlardı. İşte güneşin insanın içini ısıttığı, kuşların ötüştüğü, çiçeklerin rengârenk açtığı, denizin kokusunu dört bir yana saldığı bir ilkbahar sabahı, Boğaz’ın öteki yakasında oturan Leandros adlı yakışıklı delikanlı da hayatında ilk kez bu bayrama katılmak üzere tapınağa geldi. Aphrodite onun yakarışlarını duymuş olmalı ki karşısına güzeller güzeli Hero’yu çıkardı. İki genç birbirlerini görür görmez aşık olmuşlardı. Ama aralarında aşılması güç bir engel, deniz vardı...

Leandros yaşadığı şehre dönmeden önce sevgilisine, aralarındaki denizin aşklarına engel olamayacağını söyledi. Eğer Hero, denizin durgun olduğu gecelerde kulede bir ışık yakarsa, Leandros yüzerek onun yanına gelebilirdi. Gerçekten de yaz boyunca iki sevgili denizin durgun olduğu her gece buluştu. Fakat güz bitti, kış yaklaştı. Ilık esintile yerini lodos ve poyraza bıraktı. Denizin çırpıntıları birbirini izleyen iri dalgalara dönüştü. Bir sabah Hero, Leandros’u uğurlarken artık iki kıyı arasında yüzmenin tehlikeli olacağını söyleyerek sevgilisine bir süre gelmemesi için yalvardı. Leandros istemese de O’na verdiği sözü tuttu. Ama Hero’ya olan özlemi gün geçtikçe büyüyordu. Kederini, acılarını azaltmak için her akşam oturup karşı kıyıyı seyrediyordu. Yine böyle bir akşam kulede yanan ışığı gördü. Sevgilisinin çağırdığını düşünerek kendini dalgaların arasına bırakıverdi. Oysa ışığı yakan Hero değil, iki sevgilinin gizli gizli buluştuğunu farkeden tapınak yöneticilerinden biriydi. Hero’ya kavuşacak olmanın heyecanı içindeki zavallı Leandros, bir yandan azgın dalgalarla boğuşuyor, bir yandan ışığı yitirmemeye çalışıyordu. Tam Üsküdar kıyılarına yaklaşmışken ışık birden söndü. Denizin ortasında acımasız bir karanlığa gömüldü Leandros. Önce rüzgârdan söndüğünü sandığı ışığın yeniden yanmasını bekledi, oysa ışık bir daha yanmadı. Ve Leandros dev dalgaların arasında kayboldu. Hero’ya gelince, ertesi sabah tapınağın altındaki kayalıklarda buldular onu. Zamanla Leandros’un kaybolduğu yerde bir kayalık oluştu. İşte Kız Kulesi Leandrosla Heronun anısına dikildi.

Kim bilir belki ışığı başka aşıkların yolunu aydınlatsın diye....

Sevgi Yüksel arkadaşımın ellerine yüreğine sağlık...

Sevgiyle

Bu konunun yazarı : Dostsesi - Stimme der Freundschaft
http://dostsesi.com/forum

Bu sayfanın URL'u:
http://dostsesi.com/forum/modules.php?name=eBoardtr&file=viewthread&fid=40&tid=296