dipnotumu en basa yazmayi uygun gÖruyorum cunku bu notumla yaimi okudugunuzda alginizin farkini sizlerde anlayacaksiniz.

dipnot:toplumsal kimlikler o toplumu olusturan bireylerin bireysel kimliklerinin yansimasidir.

bu yazi tamamen bana aittir. edindigim bilgilerimin isiginda yazilmisdir.

toplumsal karakterler!!!

toplumsal karakterler; o toplumun sosyal ve kulturel olgularinin tarihlerinin mustereklerinin mustekilikleriyle bir araya gelen bireylerin ortak karakterlerini ortaya koyar.

butun bu olgulara en guzel Örnek 3. dunya toplumlaridir.

3. dunya toplumlari olarak ele alinan toplumlarin karakteristik Özellikleri sirasiyla ortalamada sunlardir.

1. ki en basda egitimsizlik ve veya kendi sinirlarinda kalan ve genelde atadan toruna gecen Ögreti ve iletilerle kisitli kalan yerlesen bilgi;

2. yoksullukluk ve yoksunluk.

yapilan tezlerde;

sizlere Örnek vererek aciklamak istiyorum.

diyelim bir cocuga fakirligi Ögrettiniz.

fakirlik olgusunu yerlestirdiniz.

bu cocugu kemale eristiginde, dunyada edinebilinir en Önemli makama ve zenginlige getirdiniz. ve veya kendi geldi.

o kisi hala tum dunyaya haykirisi bildigi tek seyle yorumlayarak yapar.

fakirlikle......


ve hal ne olursa olsun en yuksek egitimide alsa o kisi fakirligi icinde cok buyuk bir samimiyetle yasar ve hayatinin her noktasina katar.

diyelim bu kisiye en ufak haksizlik yapilsa bu kisi hemen tek bildigi hazm ettigi olguya fakirligine baglar.

ben fakirim ondan yaptilar.

verdigi mucadeleler hep bu olgudadir ve bunu dava haline de getirir.

kendi gibi fakirlerle birleserek bir toplum uretir. zaten olagelende budur bu birey fakirdir en basda cevreside dogal sonucda fakirdir.

en yuksek makama ve zenginlige erisdiginde bu fakirlik gÖmlegini cikaramaz cikarirsa kendine ihanet ettigini dusunur.

her haksizliga ugradigini hissettigi anlarda sigindigi tek olgusu fakirligidir.

toplumununda ugradigi haksizliklara hep buna baglar. cok zaman toplum olarak dava halinede getirirler genelde bu karakterlerdeki toplumlarin sosyal gelisim surecleri cok zor olur ve zorluklarla doludur. kendilerini asmak toplumlarini bu olgudan sıyırmak bilincine erismek bile istemezler cunku bu gibi toplumlar bunu asdiklarinda teslim olduklari algilari yerlesmisdir. teslim olmak ise kendi ve toplumsal kimliklerine ihanet olarak algilarlar.

onlar karun kadar zengin ve makam ve bilgi sahibi olsalarda bu cesareti yikamamislardir yikamazlar; yikanlar ise mureffeh zamanlarda gercek insan ve toplum sorgulamalarinda hicbir zaman bu tur Ögretilere siginarak yorum ve yargilara girmezler. buna gerek bile duymazlar.

iste tam bu noktada mureffeh toplumlar olusur.

mureffeh toplumlarda ise; fakirleri bu tur toplumsal olgularda fakirligin getirilerine sarilarak tepkime geregi duymazlar.

cunku fakirlik olagelendir. ve bu fakir kendi emegiyle olsun yada hadi biz getirelim en yuksek makama ve zenginlige

artik bu kisi fakirligin bilinci oldugu halde her kisir dÖngusunde fakirligin arkasina sıgınmaz.buna gerek duymayacak kadar Öz guvendedir.

Özguven ise kisinin kendine saygisidir.

kisinin kendine saygisi gelismis toplumlarinda toplumsal karakterleri olusturur.

toplumsal saygilarini getirir.

insanlar idol ve ideallerine kÖru kÖrune baglandikca ve herbir alacaklari bilgileri bu olgularini kÖrukler nitelikde sinirlandirdikca karsilarina cikan her zorlukda bu idol ve ideolojilerin arkasina siginmalari onlarin eksikligidir.

ne zaman zincirlerini kirip bu Ögretilerin aslinda bir mazeret degil yasanilasi olgular oldugunu kabul ettiklerinde en mureffeh birey ve toplumlari olustururlar.

elbette bunlari algilamak icin bilgi yetmez bilinc gerekir.

dikkat edin; 3. dunya ulkelerinde yetismis insan ve toplumlarda bu vardir.

bu insanlar ve toplumlar dunyanin neresinde olurlarsa olsunlar hangi haklara sahip olurlarsa olsunlar karsilarina cikan her olguda hak ve hukuklarinda dahi farkindaliklarini yasayamazlar ve yasayamayacaklardir.

taki bireysel Özguven ve toplumsal Özguvenlerini edinene kadar.

kendileride bunun farkindaliginda olsalarda kimliklerine sahip cikmanin tek yolunun bu oldugu algilariyla her karsi durusda bagladiklari bu olgu idolleri ve ideolojileri olacakdir.bunuda kaybederlerse ellerinde siginacaklari hicbirseyleri kalmayacakdir.

buda normaldir. cunku bu bireylerin ve toplumlarinin karekteristik yapisidir.

oysa Özguven ve kendine saygiyi gelistirdiklerinde hem Ögretilerine hem de toplumlarini yasatmak ve devamliliklerinda basarinin temelini atip mureffeh toplumlar seviyesine kendi ve toplumlarinin kimliklerini kaybetmeden ulasacaklardir.



dilegimiz dunyada ve yurdda daha Özguven ve kendine saygi duyan bireylerden olusan mureffeh toplumlardir.

saygilarimla

seher gumuskaya


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

Zitat:

ne zaman zincirlerini kirip bu ögretilerin aslinda bir mazeret degil yasanilasi olgular oldugunu kabul ettiklerinde en mureffeh birey ve toplumlari olustururlar.

Zincirleri kirimayi bile bilseler yasam zor degilde bilince düsüne bilseler muereff toplum olmutur zate.Ne yaziki bizim yasadigimiz dunyada zincirleri kirma yerine nasil daha zincir ata biliriz diye olgular mevcut.


____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen Zaman ...

özguven ise kisinin kendine saygisidir.

Aslı burda nekadar güzelbi söz kullanmışsın bunun altını çızerek sölemeliydin bence belki bu anlattıklarının içinde en opsiyonlu en geniş bakılması gereken cümle kelime buydu ĞÖzgüven keşke herkeste olabilrse
Halen özgüveni olmadan başkalarının sözleriyle durtuleriyle.... 'dehı.... leriyle yürüyenlerimiz var..........! allah akıl versin diyelim

.......ĞÂÂ�stisnalar kaideyi bozmaz umarım ...!

degerli rojim ve baranim yorumlariniz icin :t:

devam ediyorum,

3. dunya ulkelrinin ise en buyuk özelliklerinden biride, toprak alti ve ustu kaynaklarinin bakir bol ve bereketli olmasi,

halkin degerlerinin dejenere olmayisidir.

devam edecem simdilik bu kadar.


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

Beklyioruz devamini aslim


____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen Zaman ...

gelismis ulkeler kendi insani ve toprak alti toprak ustu kaynakalrinin bitecegi bilincindedir ve öyledirde ...

ama bunun farkinda olmayan az gelismis ulkelerde bu kaynakalar sonsuz ve paylasilabilir algidadir.

gelismis ulkeler böylelikle özellikle son yuzyilda manga ve sömurge ile ucuz insan gucu yani emek ve toprak alti toprak ustu kaynakalara ulasdilar.

insan gucu önceleri kölelikdi.
sonralari sözlesmeli oldu.
az gelismis ulkelerin karakterlerinde gelismelerini bilinclenmelerine katkida bulunmadilar hatta bu toplumlardaki beyin guclerini kendi toplumlarina tasidilar.

ve 2. ve 3. dunya toplumlarinin bu karakteristik yapilarindan son derece bilincle faydalandilar.

ve onlarin gelismelerine asla ve kata izin vermediler cunku gelismek bilincle olusur.

devam edecegim. :t:


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

bu arada unutmadan ucuz insan gucu tasirken bile onlarin toplumsal karakterlerin gelisimine kendi ulkelerinde bile dolayli olarak izin vermediler cunku bunlar kulllanilasi olgulardi.

:t:


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

özellikle ihrac ettikleri insan gucu ve beyin gucunu ise bu toplumlarin karekteristik yapilarini gelistirmelerine izin vermeden kullandilar.

peki neden izin vermediler gelismelerine???

izin vermediler cunku onlarin bu hasletlerini cok kolay kisir dönguye cevirerek iclerinde ve dislarinda catisma ortamlari yaratmalarina izin verdiler.
bu da o toplumlarin her noktada zayiflatti.
buda onlarin isine geldi.
bu bir soguk savasdir.

gerci sicak savasa da döktuler isi....

ama en acisi toplumlarin karekteristik özelliklerini kullanarak soguk savas yapmalaridir.

buda o toplumlari kendilerini fark etmeden dejenereye göturdu.

oysa ortada görunen bir dejenerede yokdu.
cunku birden bire olmadi.
kimlikleri varken o toplumlari kimlik arayislarina ve kimlik savaslarina sokdular.

devami var.


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

Sevgili Aslı, toplumsal karekterlerin oluşumunu sadece fakirlik gibi nedenlere bağlamamak gerekir. Tolumların yaşamış olduğu coğrafya, diğer toplumlarla ilişklieri toplumların karekterlerini oluşturmada rol oynayan etkenlerdir. Diğer etkenlerden en önemlisi de eğitimdir.


1700'li yıllarda Avrupa'nın toplusal yaşamına baktığımız zaman, bugünkü Ortadoğu ülklerinden bir farkları yoktu. Koyu bir bağnazlık, bilim düşmanlığı ve dine bağlılık yatkındı. Ama Avrupalı düşünür ve filozflar bu bağnazlığı aşarak bugünkü seviyeye ulaşmışlardır.

Bu da aydınların uyanması ve özgür düşünmeyi sağlayacak bir eğitim sisteminin oturtulması ile mümkün olmuştur..


____________________
Zengin bir kalp yoksa , servet çirkin bir dilencidir

degerli erasmus;

ilgini cekerim fakirlik sadece bir örnek hemde en basit örneklerden biri bunu baska örneklerle zenginlestirmek mumkun ama konu dagitmamak ve anlasilir olmak adina fakirlik anlayisi ve olgusundan yola cikdim.

elbette yegane cözum egitim ve egitimin getirilerini hayata katmakdir.

öte yandan egitiminde tartisilir detaylari mevcuttur.

burda ise mureffeh ulkeler derken avrupa kastim yokdur. amerikada degildir.

orta cagda avrupa amerika asya ve ortadogudan daha geri idi bilimsel alanda kaldiki avrupa ve amerikalilara bahsedilen sahip cikdiklari bir cok icat yillarönce asya ve avrupada zaten kesfedilmisdi buda ipek yolu ile avrupaya ulasmisdi.

neyse bu konuda yari,

Bu da aydınaların uyanması ve özgür düşünmeyi sağlaaycak bir eğitim sisteminin oturtulması ile mümkün olmuştur..


bu sözune katiliyorum isabettir.


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

Aydinlarin uyanmasini isteyen kisiler nekdar bu Aydinlara destek?Ki özgürlük bizim ülkmeiz icin cok zaman daha lazim Aydini olan bir ülke lakin düsünce özgürü olmayinca Aydin uyanmasi nekadar kafidir?


____________________

kizilzora dedigin gibi aydinimiz var ama elimizle ihrac ediyoruz


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz

Hic kimseyi suclamamaliyiz?( Yada,bilgi yönünde bilipte aydinlatmayanlari,ülkemize suclamaliyiz) Birey kendisi secer? özgürlügünü. Blipte kendi menfaati icin? ögretmeyenler,acaba simdi bu aydinliga adim atmis ülkelere? bakipta kendisini suclamiyormu...hic bir zaman gec kalinmis degildir.Ben kendi adima,azda olsa ülkemde ilerleme,aydinlanma görüyorum,bu da beni sevindiriyor,gelecek icin.