Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler.. Bavullarını gösteriyorlar.
Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İcinden kaptan
pilotla, yardımcı pilot inmişler...
Yolcular fena halde şaşırmışlar.
Nasıl şaşırmasınlar… Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda
üç noktalı bant… Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması..Tasmanın
ucunda bir köpek... Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçaga…
Günlerden 1 Nisan degil ama, "Şaka herhalde" demiş yolcular, doluşmuşlar
uçağa..Uçak pistte hızla ilerlemeye baslamış. Yolcuların gözleri camda.
Ucak hızlanmış..
Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla
yaklaşmaya
baslamış..Ucak iyice hızlanmış... Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye
baslamışlar. Ucak son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da gelinmiş.
100 metre sonra betonun bitip çimlerin başladığını gören yolcular dehset
icinde çığlığı basmışlar.. Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar
çekmiş... Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesmiş,
havalanmış.
Kaptan pilot arkasına yaslanmış derin bir nefes almış ve yardımcı pilota
dönmüş:
Biliyor musun? Bir gün çığlık atmakta gecikecekler ve hep birlikte geberip
gidecegiz…
Dünyada nice kör yöneticiler var..
Çığlık atmaktan vazgeçmeyin ve unutmayın ki çığlığı zamanında atmak
lazım…
Gazete de yazılan, televizyonlarda verilen haberlerden, kitaplarda ki
bilgilendirmelerden, geçmişten (tarihimizden) ve bu öyküden hala bir ders
çıkaramıyorsak, bak Ata'mız bir iyilik daha yapmış ve bir cümlede yapman
gerekeni alman gereken dersi özetlemiş:
Dünyada her millet icraatine tahammül ettiği hükümetin mesuliyetine ortak
sayılır.
Mustafa Kemal ATATURK