Deprecated: Function set_magic_quotes_runtime() is deprecated in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_system.php on line 22

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 315

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 315

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 1415

  Cuma, 06. Haziran 2025 17:02   User Online: 56 

Üye bilginiz

Üye merkeziniz

Özel Messajiniz

Ziyaretçi defteriniz

Üye lerimiz

Forumda çikiş

Forumlar

Genel

Kültür

Atatürk

Türkiye

Bilgilendirme

Spor

Site ve Radyo

Arsiv II Genel

Arsiv Kultur

Resim
LalelerBittiSen Ben.Karanfil -1Sevimli 2Sevimli 5kirmizi_gul_deni.jpgHayatSevimli 17Manzara -15AslanManzara -18GerberaTutukluFantazi Resim 7Manzara -8Manzara -12Bayrak3Manzara -14Fantazi Resim

Portal Menüsü
Bilgiller
Bilgi ekle
Ekart
Pano
Haberler
Takvim
Resimler
Şiir
Fikra
Bizi tavsiye et
Site Anket
Site kural Impressum
Download tavsiyeler
 Link Tavsiyeler
Bize ulaşım

Dostsesi.Com Serbest Arsiv 01.2007 - 11.2008 Sisteme girmen gerek


Aşağı git
« Ön  Diğer »
küçükten büyüğe do;ğru sırala büyükten küçüğe doğru sırala      print
Konuyu açan: Konu: Meçhul çocukların destanı
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 11:43  
Çanakkale’den bahsedilirken “destan” sözü de peşinden gelir. Çanakkale, destanla özdeşleştirilmiştir. Çünkü Çanakkale’de yaşananlar, yaşatılanlar gerçek olmasına rağmen insana gerçeküstü imiş gibi gelir. Gerçeküstü gibi görünen ama, yüzde yüz gerçek olan olaylarla doludur.

Bu çocuk yüzler, tıpkı Çanakkale türküsündeki gibi, 'Ana ben gidiyom düşmana karşı' deyip, Çanakkale'de şehit olan meçhul çocuk askerler.

1915'te üç lise tek mezun veremedi çünkü bütün öğrencileri şehitti

Çanakkale ve İstiklal Savaşı'na katılan çok sayıda çocuk vatan savunmasında kahramanlık örnekleri sergiledi. Öyle ki bütün öğrencileri şehit düşen Galatasaray, Konya ve İzmir liseleri 1915'te tek bir mezun veremedi Çanakkale ve İstiklal Savaşı'na katılan çok sayıda çocuk, vatan savunmasında destan niteliğinde kahramanlık örnekleri sergileyerek, "meçhul çocuk askerler" olarak Türk tarihinde yerini aldı. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Tarih Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Köstüklü, Türk milletinin vatan savunması verdiği dönemlerde erkek ve kadınlar kadar çocukların da çok önemli görevler üstlendiğini söyledi. Türk çocuklarının milli bir sorumluluk şuuru içinde gösterdikleri fedakarlıklar, çektiği çileler ve eziyetlerin tam olarak bilinmediğini vurgulayan Köstüklü, Anadolu'nun hemen her köşesinde, özellikle işgal gören yörelerde, çocukların da bir destan niteliğinde kahramanlık örnekleri sergilediğini anlattı. Çocuk askerler üzerine bir araştırma yaptığını ve elde ettiği bilgileri bazı seminerlerde sunduğunu dile getiren Köstüklü, bunlardan bazılarını şöyle sıraladı: "Antep savunmasında Kebapçı Said Ağa'nın oğlu küçük Mehmet, Şahin Bey'in oğlu Hayri, şehit Yolağası'nın oğlu Mehmed Ali gibi 11-12 yaşlarındaki çocukların özverisi göz yaşartıcı boyuttadır. Bu çocuklar Arslan Bey'in başında bulunduğu milis kuvvetlerinin içinde diğer Kuvayi Milliyeciler gibi silahlı olup yeri geldiğinde çatışmalara katıldılar ve çoğu zaman da istihbarat hizmetinde bulundular.


Karamanlıkları türkü oldu

Adanalı çocukların da İstiklal Savaşı'nda milli heyecan içinde hareket ettiğini dile getiren Köstüklü şöyle dedi: "Urfa'da 14 yaşındaki Bozan, Fransızlar kaçarken Kuvayi Milliye önünde harbe katıldı. Bu yavrunun kahramanlığını gören halk, Bozan için türkü bile yazdı. Sebeke dağından indim dereye/Atılıyor bombalar, bilmem nereye/Türk çeteleri dönmez geriye/Be yürü! yürü Bozan Yavrum yürü!/Vursun kırsın Fransızları, aslanım yürü!..." Köstüklü, Maraş savunması sırasında kendisine verilen köprü uçurma görevini yerine getiren Sarıca Köyü'nden 14 yaşındaki Ali ile milis kuvvetler arasında bir çok yeri dolaşmak suretiyle bilgi alışverişini sağlayan 10 yaşındaki Osmaniyeli Niyazi Aykan'ın da tarihe adını altın harflerle yazdırdığını ifade etti.


YÜZLERCE GAZİ ÇOCUK


Köstüklü, Çanakkale Savaşı'na katılan Galata-saray, Konya ve İzmir Liseleri gibi birçok okulun öğrencisinin şehit düştüğünü belirterek, savaşın olduğu dönemde bu üç lisenin mezun bile veremediğini söyledi. Türk milletinin kadını erkeği ve çocuğuyla tek vücut olarak düşmana karşı koyduğunu ve yabancı unsurları Türk topraklarından attığını belirten Köstüklü, "Türk çocuğu yeri geldiğinde omzunda silahla cephede savaştı, yeri geldi istihbarat için haber taşıdı, yeri geldi Türk askerine mermi götürdü" dedi.


12 YAŞINDAKİ NEZAHAT ONBAŞI

Tabur Komutanı Binbaşı Halit Bey'in kızı 12 yaşındaki Nezahat onbaşının da, elinde silahı asker kıyafetiyl e çeşitli muharebelere katıldığını anlatan Köstüklü, "Ata binmesini ve silah kullanmasını çok iyi bilen bu kız çocuğu Milli Mücadele boyunca 70. Piyade Alayı'nın bir mensubu olarak tam bir asker gibi, cepheden cepheye koştu. Hatta bu Alaya, o bölgede 'Kızlı Alay' denmişti" diye konuştu.


FAKÜLTE SİYAHA BOYANDI

Çanakkale destanında bugünkü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi eski adıyla Darul Fünun öğrencilerinin ise ayrı bir yeri var. 1915'te Darül Fünun 1. sınıfta öğrenim gören 2 bin 500 tıbbiyeli, okullarını bırakarak Çanakkele'ye koştu. İki tümen hâlinde Gelibolu'ya gelen gençler, bir Anzak baskını sonucu şehit oldular. Bu nedenle sonraki yıl açılışta siyaha boyanan Darul Fünun, 1921 yılında hiç mezun veremedi.


TEK BACAĞIYLA SAVAŞTI

Çocuk askerlerden Mehmet ve İsmail, şehrin durumu ile ilgili orduya dilenci kılığında bilgi götürürken düşman askerlerine yakalandılar ve hiçbir konuda düşman kuvvetlerine bilgi vermediler. Serbest bırakıldıktan sonra ateş açılması nedeniyle küçük Mehmet 4, İsmail ise 9 yerinden yaralandı. Mehmet'in hastanede ayağı kesilerek kurtarıldı. Ancak İsmail hastanede şehit oldu. Bir ayağı kesilen Gazi Mehmet, geri döndükten sonra tek ayağıyla Milli Mücadelede yine görev aldı.


İngiliz askerlerini bulut aldı götürdü


Kahramanlıkların tarih kitaplarına yazıldığı, ardında binlerce dramatik hikayelerin anlatıldığı Çanakkale Savaşları, 91 yıl sonra bile bazı bilinmeyenleriyle anılıyor. Çanakkale Boğazı'nı geçip, İstanbul'a ulaşmak isteyen İtilaf Devletleri, binlerce askerle Gelibolu Yarımadası'na ayak atmış, vatan topraklarını işgal etmişti. Her karış toprağında kanlı savaşların yaşandığı, anaların oğullarının başına kına yakarak savaşa gönderdiği bölgede, İngiltere'den gelen 4. Norfolk Taburu'nun Anzak Koyu'nda, bir bulut kütlesinin içinde kaybolduğu söylentileri, 91 yıldır hala konuşuluyor. Gelibolu Yarımadası'ndaki savaşa katılan İngiliz Kraliyet Ordusu'na ait 4. Norfolk Taburu'nun, 12 Ağustos 1915 tarihinde Anzak Koyu mevkiindeki 60. Tepede büyük bir bulut kütlesinin içinde kaybolduğu iddia edilmiş, bu olay savaştan sonra çeşitli tarih kitaplarında yerini almıştı. Yeni Zelanda Kıtası'nın 1. Sahra Birliği'ne bağlı 3. Bölükte savaşa katılan F. Reichardt, R.Nevnes ve J.L. Newman adlı üç asker, bu olaydan 50 yıl sonra olayın görgü tanığı olduklarını iddia etmiş, güneyden esen 70 kilometre hızındaki rüzgara rağmen, yaklaşık 250 metre uzunluğunda, 65 metre yüksekliğinde ve 60 metre genişliğindeki bulut kültesinin yer değiştirmeden 60. Tepe üzerinde durduğunu ve İngiliz askerlerinin bu kütlenin içinde kaybolduğunu anlatmışlardı. Bu olay, kimilerine göre gerçek, kimilerine göre rivayetten başka bir şey değildi. Ancak, bu tür olaylar, tek bir gerçeği değiştirememişti; o da,

"Türk'ün vatan ve millet sevgisi uğruna verdiği binlerce candı..."


Bu yazıyı ulaştıran DoçDr. Mithat ATABAY a teşekkürler.
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 12:25  
Eline yüreğine sağlık güzel dostum. Gerçekten güzel bir paylaşım.
Cevap 1
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 13:39  
Yuregine saglik Samyelim bu guzel paylasimin icin :k:


____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 2
Senior Member
Senior Member


Cevaplar: 808
kayıt olmuş: 6/11/2004
Durum: Çevrimdışı
posticons/heart.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 16:06  
baba annem.

yil canakkale savaslari yili,
13 yasinda telli duvakli davullu zurnali gelin oluyor.

esi 17 yasinda,

ilk gece askere aliyorlar.
dönmemis.

bizler babaannemin 2. esinden yani dedemden devamiz.

zaten babaannem bir daha görmemis ilk esini.


anneannem,

canakkale savaslarinda 4 dayisi gidmis dönen biri oda gazi.

kör ve sagir olarak alninda bir suru sacma barut.

madalyalari varmis.

sehitlerimizin ruhu sad olsun :t:

samcim emegine yuregine saglik degerli dost :t:


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz
Profiline gir Web siteyi ziyaret et Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 3
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 21:08  
Samyelim her ne kadar aktarımım sizin gibi olmasada o günlerin az bilinen bir anısınıda ben aktarayım.

Elbette kaynak yine can arkadaşım Doç Dr. Mithat Atabay...

Çanakkale Savaşı sırasında Kocadere köyünde büyük bir sargı yeri kuruluyor.
Kimi Urfalı, kimi Bosnalı, Kimi Adıyamanlı, Kimi Gürünlü, Kimi Halepli
çok sayıda yaralı getiriliyor...

Bunlardan biri Lapsekinin Beybaş Köyündendir ve yarası oldukça ağırdır.

Zor nefes alıp vermektedir. Alçalıp yükselen göğsünü biraz daha tutabilmek için komutanının elbisesine yapışır. Nefes alıp vermesi oldukça zorlaşır ama tane tane kelimeler dökülür dudaklarından.
"Ölme ihtimalim çok fazla... Ben bir pusula yazdım... Arkadaşıma ulaştırın..."

Tekrar derin nefes alıp, defalarca yutkunur:

"Ben... Ben köylüm Lapsekili İbrahim Onbaşından 1 Mecit borç
aldıydım... Kendisini göremedim. Belki ölürüm. Ölürsem söyleyin hakkını helal etsin"

"Sen merak etme evladım" der Komutanı, kanıyla kırmızıya boyanmış alnını eliyle okşar.

Ve az sonra komutanının kollarında şehit olur ve son sözü de "söyleyin hakkını helal etsin" olur...

Aradan fazla zaman geçmez. Oraya sürekli yaralılar getiriliyor. Bunlardan
çoğu daha sargı yerine ulaştırılmadan şehit düşüyor. Şehitlerin üzerinden
çıkan eşyalar, künyeler komutana ulaştırılıyor. İşte yine bir künye ve yine
bir pusula. Komutan gözyaşlarını silmeye daha fırsat bulamamıştır. Pusulayı açar, hıçkırarak okur ve olduğu yere yığılır kalır. Ellerini yüzüne kapatır, ne titremesine nede gözyaşlarına engel olamaz...

PUSULADAKİ NOT:

"Ben Beybaş Köyünden arkadaşım Halil'e 1 mecit borç verdiydim. Kendisi beni
göremedi. Biraz sonra taarruza kalkacağız. Belki ben dönemem. Arkadaşıma söyleyin ben hakkımı helal ettim.


Yorumum...
Bu Millet o zamandan bu zamana hangi özelliklerini kaybetti ve ısrarla kaybettirilmeye devam ediyor da bu hale geldi düşünmek gerek...

Birşeylerin davası güdüp de ecdadın ayaklarındaki toz olamayanların, vatan millet sevdasında olup ülkeyi yiyip bitirenlerin ve yetim hakkına bile göz dikenlere ithaf olunur.
Cevap 4
Member
Member


Cevaplar: 289
kayıt olmuş: 27/1/2008
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 13/3/2008 Saat 21:46  
Ellerinize Yüreklerinize saglik!!! Sevgili arkadaslar.

Bende Rahmetli iki dedemi hatirladim,Canakkale Savasina katilip biri Gazi,Digeri Yedi Yil Esir kalmis...Dedelerimize ve tüm emegi gecen Kahramanlarimiza ALLAHTAN RAHMET DILIYORUM:
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 5
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 14/3/2008 Saat 09:17  
Çanakkale Zaferini kazanarak, vatanı ve bayrağı için şehit olan kahraman MEHMETÇİK leri minnet ve şükranla anıyoruz. Aziz ruhları şad olsun.

Çanakkale savaşı ile ilgili söylenen bazı sözleri paylaşmak istedim...


“Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.”

M. Kemal ATATÜRK



“Harpte iki meş’um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körükörüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız.”

İngiliz Başbakanı Asquith



“Ordunun yardımı olmaksızın Filo’nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum.”

Churchill



"Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir.”

Churchill



“... Bu Türk kıtaatının cesaret, metanet ve se’bat cihetiyle takdir ve senaya liyakatı, her şüphenin fevkinde bulunmuştur. Donanmasının ateşiyle de, en müessir surette muavenet gören pek cesur bir düşmamn taarruzlarına karşı sayısız muharebelerde bu kıtaat mevkilerini muhafaza etmişlerdir.” [439]

Alman Generali Liman von Sanders



“Avrupa’da hizbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, Türklierle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu’yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Halbuki, Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar.”

General Tawshend



“Çanakkale Seferi, Türk milletinin eski kudret ve kuvvetini muhafaza ettiğini, can çekişen bir imparatorluk içinde kahraman bir milletin varlığını meydana koydu.”

General Fahri BELEN



“Müttefiklerin gayreti kalmamıştır. Türkiye insan menbalarını (kaynaklarını) sarf ederek bitab (bitkin) kalmış, müttefikler, hissolunur derecede zayıflamamışlardır. Fakat Çanakkale Muharebesi’nin Rusya’nın akibeti ve Balkanlar’daki tesiriyle Türkler müteselli olabilirler.”

Larşer



“... Türk askerinin savaş ve dövüş hususunda haiz bulunduğu evsafın bidayette layikiyle takdir edilmemiş olması, Ingilizler için felaket olmuştur.... Türk askerinin ne yaman muharip olduğunu, Ingilizler kendileriyle dövüştükten sonra bittecrübe anlamışlardır.”

Ingiliz Generali Oglander



“Yenilmez Ingiliz donanmasının uğradığı akibetten komutanlar değil, strateji kurallarını ihmal eden devlet adamları sorumludur. Boğazlar ve Trakya bölgesinde altı Türk kolordusu varken, donanmayı tahkim edilmiş bir Boğaz’dan geçirmek ve Boğaz kıyıları işgal edilmeden beş tümenlik bir kuvvei seferiyeyi Istanbul’a getirmek planının şansı çok azdı.”

General Fahri BELEN



“Çanakkale Savaşları, Avusturalya ordusunun gelişimine birçok etkide bulunmuştur. İlk olarak Avusturalya ordusu kuvvetlerinin bir yabancı tarafından değil, bir Avusturalyalı subay tarafından idare edilmesini temin edecek bir uygulamaya başlanmıştır. Ve Çanakkale olayları, bu uygulamayı başlattı.”

Avustralyalı Yarbay D. M. HORNER



“Çanakkale Savaşları, savaşa İngiliz bayrağı altında katılan Yeni Zelanda’nın uluslaşma sürecine çok önemli katkılarda bulunmuştur. 1915’te Yeni Zelandalılar, kimliklerini İngiliz İmparatorluğu içerisinde tanımlamaktaydılar ve bağımsızlık kazanmak gibi istekleri yoktu.”

Yeni Zelandalı Prof. Dr. J. PHİLLIPS



“Çanakkale Savaşları, modern savaş tarihinde birleşik kara ve deniz savaşlarımn başlangıcı ve ilk örneğidir.”

Japon Prof. Dr. Em. Krg. Hideo MIKI



“Avrupa diplomasisinin çıkmazlarında ihtiyatla yolunu arayan ve Avrupa devletleri’nin birbirine düşmüş meclislerinde kendi lehinde fırsatlar kollamaya çalışan ürkek ve tereddütler içindeki Osmanlı, artık yerini, dimdik adeta mağrur ve kendine güvenen, kendi hayatını yaşamaya azmetmiş, Hristiyan düşmanlarına tam bir istihfafla bakan şahsiyete bırakmıştı.”

Alan Moorhead



“Çanakkale Boğazı’ndaki Türkler ve Almanlar da 18 Martı aralıksız takip eden sessiz günler, şaşkınlık ve sonra da, büyük bir sevinç uyandırdı. Moral, son derece yüksekti. Kaleler ve tabyalardaki hasar da kolaylıkla giderilmiş olmakla beraber, ağır bataryaların cephane durumu ciddiyetini koruyordu.”

Robert Rhodes James



“Çanakkale Müharebelerinde Türk ordusunun başında daha başlangıçtan itibaren orayı, üç kez ve yalnız kendi inisiyatifiyle kurtarmış olan Türk Başbuğu (Atatürk) bulunmuş olsaydı, bu gün tarih, bir Çanakkale Savaşı yerine, karaya ayak basmasıyla beraber, akim kalan bir Çanakkale teşebbüsünden bahsederdi.”

M. Şevki YAZMAN



“Çanakkale fecayi’ine (çok acıklı olaylarına) ait mesuliyetin, her iki taraftan hangisine ait ve raci olduğu keyfiyeti henüz tahakkuk edemediyse de, bahri hücumun (deniz hücumu) altında mündemiç (saklı) olan hakayik (gerçekler), o kadar basittir ki, bu hususta en müptedi (ilkel) olanlar bile bunu anlarlar.

Biz en müşkülü’l-icra (yapılması zor) harekete tasaddi ettik (başladık) ve esas noktalara dair maluunatı sahiha (gerçek bilgiler) elde etmeden evvel mutadımız (adetimiz) olduğu üzere, düşmanı hakir (küçük) görerek, böyle bir külfetli işe sarıldık. Neticedeyse, herkesin kabul ve itiraf edeceği bir hezimete, mağlubiyete uğradık ki, bunun izin, hiçte şikayete hakkımız yoktur.

18 Martta mağlup olduk. Bu bapta tevile felana (başka anlam vermeye falan) hacet yoktur.”

İngiliz Yazar Ellis Ashmit BARTLETT



“Çanakkale müdafaası, üç mucizeler muharebesidir Hali kurtardı; maziye hamaset ve azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedi yaptı.”

Sami Paşazade Sezai




Sevgiyle
Cevap 6
Senior Member
Senior Member


Cevaplar: 808
kayıt olmuş: 6/11/2004
Durum: Çevrimdışı
posticons/heart.gif Yazılış Tarihi: 14/3/2008 Saat 11:32  
canakkale zaferlerinden cikarilacak ders cokdur.

gercek bir strateji olayidir.

eger bu savasi ataturk kazanmasaydi aslaa kurtulus savasina girismezdi. :thumbup:

sehitlerimiz ve gazilerimizn bizlere gönderdigi iki mesaji görmezden gelemem:

1. tek bilek ve tek yurek olarak birlik gucdur.
2.emeksiz zafer olmaz.
(emeksiz basari olmaz)


:t: canlar emeginize yureginize bileginize saglik!!!


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz
Profiline gir Web siteyi ziyaret et Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 7
Junior Member
Junior Member

UmutsusSeven
Cevaplar: 12
kayıt olmuş: 29/8/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bay
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 15/3/2008 Saat 03:38  
paylasimlariniz icdenlikel teskür ederim :t:

Samyeli cok güzel bir konuya dayanmisiniz :t: :cay:

Bence :cay: burda paylasiminiz insani gercekde bilgilendiryor

O cocuklarin verdigi mücadel takidr dir :alkis:

ama o cocuklarin verdigi mucadele 1 kurus menfat icin icin saatanlara ne denilir

:agla:


____________________
ver bir selam al bir merhaba ikilige yar degiliz Hudey
Profiline gir Web siteyi ziyaret et Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 8
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 16/3/2008 Saat 16:57  
Samyelim in sunduğu bu güzel paylaşıma günümüzü bulaştırmadan eklemeler yapmaya çalışacağım... Aziz şehitlerimizeve gazilerimize haksızlık yapmam istemem...

Çanakkale Geçilmez diye kazınan Çanakkale Savaşlarında, müttefik güçlerin başvurduğu savaş hileleri çok can yakmıştı. Bunları ektarmaya çalışacağım.

Her ne kadar karşı olsada katkılarından dolayı Doç.Dr. Mithat ATABAY a teşekkürlerimi sunuyorum.




Denizde ve karada yaklaşık 1 yıl devam eden ve çok şiddetli çarpışmalara sahne olan, dünya savaş literatürüne ''Çanakkale Geçilmez'' diye kazınan Çanakkale Savaşları'nda, müttefik güçlerin başvurduğu savaş hileleri çok can yaktı.Çanakkale Savaşları, vatanını ve bayrağını korumak için yokluklar içinde hiç düşünmeden cepheye koşan, ''ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum'' anlayışıyla Gelibolu Yarımadası'nda canını ve kanını hiçe sayıp, düşman kuvvetlerinin üzerine korkusuzca atılan Mehmetçiğin kahramanlık destanı olarak hafızalardaki yerini aldı.



Dünyanın en güçlü donanmasına karşı, gelecek nesillere gurur ve heyecanla anlatılacak bir destanın temsilcisi olan kahraman Türk askeri, cephede düşman ve yoklukların yanı sıra savaş hileleriyle de mücadele etti.

Çanakkale'yi geçemeyeceklerini anlayan müttefik güçleri, başta İngiltere olmak üzere çekilmenin hesabını yaparken, Türk askerlerinin çekilmeden haberdar olmaması için değişik savaş hilelerine başvurdu.

General Hamilton'un, anılarında savaş hileleriyle ilgili olarak şu anektod yer alıyor: ''Türk askerlerini şaşırtmak için yolcu gemilerine, şileplere sahte bacalar, sözde toplar, uydurma direkler eklendi. Böylece İngiliz gemileri 'Tiger' ya da 'lnflexible' kruvazörlerine benzetildi. Karşı taraf bu gemilere ateş edip, boşuna pek çok mermi harcadı.''



Hamilton'un, 17 Ekim 1915'te görevden alınmasının ardından yerine atanan İngiliz General Charles Monro, Gelibolu Yarımadası'nda yaptığı incelemelerin ardından İngiltere'ye, Gelibolu'daki askeri birliklerin tahliye edilmesi yönünde rapor gönderdi. Bunun üzerine düşman askerlerinin, 8-9 Aralık 1915 gecesi Gelibolu Yarımadası'nı deniz yoluyla tahliyesine başlandı. Her akşam ortalık karardıktan sonra Anzak ve Suvla koylarına kurtarma sandalları, çıkarma tekneleri yanaşıp, durmadan asker, hayvan, top ve diğer savaş malzemelerini taşıdı.Önce hasta ve yaralılar nakledildi, onları savaş esirleri takip etti. Son olarak sıra askerlere geldiğinde, Mehmetçiğin ayak seslerini duymaması için postallar paçavralarla kaplandı.



Personel kaybını en aza indirmek amacıyla her şey en ince ayrıntısına kadar düşünüldü. Cekilmenin başarılı sonuçlanması için geride karşılıklı iki konserve kutusundan diğerine damlayan suyun ağırlığıyla ateş alan ayarlı ve sonradan patlayacak tüfekler, takip edilmelerine karşı mayınlar bırakıldı. Askerlerin gittiğinin Mehmetçik tarafından anlaşılmaması amacıyla mevzilerde içi samanla doldurulan ve üniforma giydirilen maketler yerleştirildi, tahtadan atlar yapıldı. Düşman askerleri 20 Aralık 1915'te Anafartalar'dan, son düşman birliği ise 9 Ocak 1916'da Seddülbahir bölgesinden bir daha gelmemek üzere Gelibolu Yarımadası'nı terk etti.

Cevap 9
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 17/3/2008 Saat 16:03  
Mektupla Naklen Savaş

Hepimiz biliyoruz; 20.yüzyılın son çeyreğinden sonra dünya yüzünde meydana gelen savaşlar veya çatışmalar canlı kameralar vasıtası ile izleyicilere naklen seyrettirilmektedir. Savaş muhabirleri ellerindeki kameralarla çatışmaların meydana geldiği yerlerde çekim yaparak, canlı yayınlarla bu çekimler, TV kanallarında tüm dünyaya izlettirilmektedir. Açılan bu çığır, belki de geleceğin dünyasında –şayet insanlar savaşlarla geleceğin dünyasını karartmazlarsa- daha yeni icatlarla daha enteresan olayların yaşanmasına sebep olacaktır.

Ancak burada anlatılan bir olay var. Bu olay bize gösteriyor ki, Çanakkale savaşlarında da, cephedeki savaşın dehşeti 15000 kilometre uzaklıktaki asker ailelerine adeta izlettirilmiştir. Elbette o devirde, radyo yaygın değil, televizyon ise hiç bilinmezdi. Geriye mektup kalıyor.
Evet tahmin ettiğiniz gibi mektupla savaş izlettirilmesi... Avustralyalı asker Mc Anulty, 8 Ağustos 1915 tarihinde, ölüm anından saniyeler önce, ailesine mektup yazarak, adeta kendi ölümünü kendi ailesine izlettirmiştir.

Okuyoruz:

“Cuma günü saldırıya geçeceğimiz bildirildi. Türk ateşi çok yoğundu ve etraf cehenneme dönüşmüştü. Ben ve 4 arkadaşım hızla ilerlemiş ve diğerlerinin soluna düşmüştük. Tepemizde Türk şarapnelleri uçuşuyordu. Orada daha fazla kalamazdık, hemen çıkmamız gerekiyordu. Arkadaşlarıma; bu bir intihar, ama deneme atlayışı yapacağım, dedim. Onların da aynı şeyi düşündüklerini ve beni izleyeceklerini biliyordum. Ayaklarımın üzerinde yaylanıp atladım...”

Avustralya Savaş Tarihi yetkilileri, burada biten mektubun altına bir açıklama koymuş. Notta şöyle deniliyordu:

“Asker Mc Anulty’in satırları burada, yarıda kesiliyor. Başka bir şey yazılmamış. Resmi kayıtlar kendisinin, Kanlısırt’ta 7-12 ağustos tarihleri arasında girişilen bir çatışmada yaralandığını ve daha sonra öldüğünü gösteriyor. Cecil Mc Anulty, büyük bir olasılıkla bu satırları yazarken, cümlesini tamamlayamadan ölmüştür. Hatıra defteri arşive, annesi tarafından verilmiştir.”

Naklen savaş izlettirilmesi olayının ilki, herhalde bu olaydır. Zaten biliyoruz ki, Çanakkale savaşlarının en belirgin özelliklerinden birisi, birçok ilklerin bu savaşta yaşanmış olmasıdır.

(Bu gerçek olay Ekrem ŞAMA’nın yazdığı "HİLELERLE ÇANAKKALE" isimli kitaptan alınmıştır.)
Cevap 10
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:00  
Çanakkale

Çanakkale, bir tarihin yazıldığı yer:
Taşıdığı 250 kiloluk mermisiyle Seyyid Onbaşı’nın,
Türk Milleti için kendini feda eden 57. Alay’ın,
İsimleri dahi sır olan kahraman Mehmetçiklerin,
“Çanakkale Geçilmez! ” diyen Mustafa Kemal’in
Yazdığı bir tarih.

Çanakkale, bir vahşetin yaşandığı yer:
Denizdeki her katrenin kızıla boyandığı,
Mermilerin vücutları lime lime ettiği,
Memleketimde nice ocakların söndüğü,
Vahşi hayvanların bile gıptayla izlediği
Korkunç bir vahşet.

Çanakkale, Allah lafzının susmadığı yer:
Düşünen bir zihinde, çarpan bir yürekte gizlenen,
Nidalarla, tekbirlerle, iniltilerle arşa yükselen,
Dualarla, dillerde, dudaklarda huşuyla vücut bulan,
Şehitlerimizin son nefesinde hayat bulan
La ilahe illALLAH lafzı.

Hasan Karahisar




____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 11
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:03  
Bugün

Unutulmaz destanın yazıldığı gün
Türkün efsaneleştiği bugün
Düşmanın Çanakkale de boğulduğu gün
Yedi düvelin Türk’e yenildiği gün
Çanakkale’nin kurtuluş bayramı bugün

Halil Çolak 18.3.2006 Ankara



____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 12
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:09  
Çanakkale

ÇANAKKALE

Övün ey Çanakkale, cihan durdukça övün! Ömründe göstermedin bin düşmana bir gün. Sen bir büyük milletin savaşa girdiği gün, Başına yüz milletin birden üştüğü yersin!

Sen savaşa girince mızrakla, okla, yayla. Karşına çıktı düşman çelikten bir alayla. Sen topun donanmayla, tüfeğin bataryayla, Neferin ordularla boy ölçtüğü yersin!

Nice tüysüz yiğitler yılmadı cenk devinden, Koştu senin koynundan çıkar çıkmaz evinden. Sen onların açtığı bayrağın alevinden, Kaç bayrağın tutuşup yere düştüğü yersin!

Toprağından fazladır sende yatan adamlar, Irmağın kanla çağlar, yağmurun kanla damlar. O cenkten armağandır sana kızıl akşamlar, Sen silahın inançla son sövüştüğü yersin!

Bir destana benziyor senin bugünkü halin. Okurken duyuyorum sesini ihtilalin. Övün ey Çanakkale, ki sen Mustafa Kemal'in, Yüz milletle yüz yüze ilk görüştüğü yersin!

Faruk Nafiz Çamlıbel



____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 13
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:11  
Çanakkale

Söyle Arkadaşım' dedi Anadolulu Mehmet
yanıbaşındaki Anzak erine
'nereden kopup gelmişsin,
neden çökmüş bu mahsunluk üzerine?'

'DUNYANIN ÖBÜR UCUNDAN' dedi gencecik Anzak
'Öyle yazmışlar mezar taşıma.
doğduğum yerler öylesine uzak,
örtündüğüm topraksa gurbet bana.'
'Dert edinme arkadaşım'dedi Mehmet
'değil mi ki bizlerle birleşti kaderin,
değil mi ki yurdumuzun koynundasın ilelebet,
sende artık bizdensin,
sende bencileyin bir Mehmet'

Çanakkale'de toprağının
üstü cennet altı mezar
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.

'ya sen dedi Mehmet
oyun çağındaki İngiliz erine,
'yaşın ne senin kardeş
böylesine erken buralarda işin ne?'
'yaşım sonsuza dek onbeş'
dedi ufak tefek İngiliz eri.
'köyümde askercilik oynar
coştururdum trampetimle bizimkileri
derken kendimi cephede buldum
oyun muydu, gerçek miydi anlamadan,
bir sahici kurşunla vuruldum.
Sustu boynumdaki trampet,
son verildi böylece oyundan bozma işime
Gelibolu'da bana da bir mezar kazıldı
mezar taşıma ON BEŞİNDE TRAMPETÇİ' yazıldı.
Öyküm de künyem de bundan ibaret.'

Yağmur yağıyordu usul usul toprağa
gozyaşları düşerek üstüne sanki
damla damla ağlıyordu uzaktan uzağa
sahibini yitiren bir trampet.

'ya sizler' dedi Mehmet
dünyanın dört kıtasından
mezarlar dolusu erlere,
'hangi rüzgar savurdu sizleri
bu bilmediğiniz yerlere'

kimi İngilizdi, kimi İskoç
kimi Fransızdı, kimi Senegalli
kimi Hintli kimi Nepalli
kimi Avustralya'dan kimi yeni Zelanda'dan Anzak
gemiler dolusu asker
her biri niye geldiğinden habersiz
Gelibolu'nun oya gibi koylarından şizarak
tırmanmışlardı dağa bayıra
siper siper yara gibi yarılan toprak
mezar olmuştu savaş ardından onlara.
Kiminin BURADA YATTIĞI SANILIR
Kiminin ADI BİLİNSE DE MEZARI BİLİNMEZ
kiminin de mezar taşında
on altı on yedi on sekiz yaşında
EBEDİ İSTİRAHATE ÇEKİLDİĞİ yazılı.
Çanakkale topraklarında,
her birinin erken biten yaşam öyküsü
eski yazıtlar gibi taşlara böyle kazılı.
'Anlamaz mıyım' dedi 'halinizden kardeşler'
adına yazılı taşı bile olmayan asker
Anadolulu Mehmet
'ben de yuzyıllarca yaban ellerde
neyin uğruna bilmeden can vermişim
kendi yurdum uğruna can vermenin tadına
ilk kez Çanakkale'de ermişim.
Uğrunda can verdikce vatandı ancak
ekip biçtiğim padişah mülkü toprak
değil mi ki sizler alamasanız bile
bu topraklar almış sizi sizleri basmış bağrina
sizlere de vatan sayılır artık Çanakkale.

Çanakkale'de toprağının
üstü cennet altı mezar
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.

Bir garip savaştı Çanakkale savaşı
kızıştıkça kızginlığı dindiren
ara verildikçe ateşe
düşmanı kardeşe
döndüren bir savaştı.
Kıyasıya bir savaştı
ama saygı üreten bir savaş
yaklaştıkça birbirine
karşılıklı siperler
gönüller de yakınlaştı
düştükçe vurusanlar toprağa
dostlar gibi kaynaştı.

Savaş bitti.
Ölenler kaldı sağlar gitti
köylü köyune döndü evli evine
kır çiçekleri geldiler akın akın
çekilen askerlerin yerine
yaban gülleri, dağ laleleri, papatyalar,
kilim kilim yayıldılar toprağa.
Siper siper
toprağın savaş yaralarını örttüler
koyunlar koruganları yuva yaptı kendine
kuşlar döndü gökyüzüne kurşunların yerine.
Çiçeğiyle yemişiyle yeşiliyle
silah yerine saban tutan elleriyle
geri aldi savaş alanlarını doğa
can geldi toprağa silindikçe kan izleri.
Yeryüzünde cennet oldu öylece
o cehennem savaş yeri
şimdi Çanakkale Gelibolu
bahçe bahce, ülke ülke
mezar dolu.

Üstü cennet altı mezar
Çanakkale toprağının
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.

Huzur içinde uyusun
vuruştukları toprakta
kavgadan kinden uzakta
yanyan dostça yatanlar.

Bülent Ecevit




____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 14
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:19  
Çanakkale Şehitlerine

Onsekiz Mart günü tarihe geçti,
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!
Onbinlerce düşman Ceddime hiçti,
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

İngiliz yurduma göz dikmiş meğer,
Fransız halkıma hiç vermez değer,
Türk Milleti buna boyun mu eğer?
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

Hileyle Anzak'ı sürerler öne,
Dualar ediyor Fatma'yla Döne!
Kurşunlar yağıyor hemen her yöne,
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

Soluyormuş düşman öfke burnunda,
Bırakmaz bayrağı süngü karnında!
Mehmetçik and içmiş Arıburnu'nda,
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

Bir gülle yolladı Mehmet Onbaşı,
Düşman gemisini sardı telaşı,
Sorarım size; bu neyin savaşı?
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

Bitse de rengarenk ot çayırında,
Şehitler yatıyor bak bayırında!
Anafartalar'da, Conkbayırı'nda,
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!

Geçmez vatanından, geçer aşından,
Vurulmuş yatıyor 'Ya Rab' başından!
'Şehittir' yazıyor mezar taşından!
Bir destan yazıldı Çanakkale'de!
28.02.2006
Abbas YURT

Abbas Yurt





____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 15
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 01:21  
Çanakkale Bu

Anneler evladını kına yaktı gönderdi,
Lakin Çanakkale bu dönmesi zor yerdi,
Koptu kıyamet tufan, dayan Mehmedim dayan,
Bak şehitler, gaziler sana yardıma geldi.

Anneler cephaneyi yüreğine yamarmış,
Evladından önce ona örtü sararmış,
Ufuklar Çanakkale'de kan barutla kaplıyken,
Türk'ün çelik hançeri düşmanına saplanmış.

Ümüt Güngör





____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 16
Site kurucusu
Senior Member

Rojin
Cevaplar: 660
kayıt olmuş: 11/9/2006
Durum: Çevrimdışı
Cinsiyet: Bayan
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 13:34  
Canakkale sehidlerimiziin ruhlari sad olsun.


____________________
Dört sey geri gelmez atılan ok, söylenen söz, kacırılan fırsat ve gecen zaman .
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 17
Ziyaretçi

Ziyaretçi
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 13:53  
cok guzel hazirlanmis bir paylasim. yureginize emeklerinize saglik. Sehitlerimizi saygi veminnetle aniyoruz.
Cevap 18
Junior Member
Junior Member


Cevaplar: 70
kayıt olmuş: 12/12/2007
Durum: Çevrimdışı
red_folder.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 14:09  
Tsk bu guzel paysimlariniz icin,Yureginize Saglik :alkis: :alkis: :alkis: :alkis:


____________________
Bir Kitap Bastan Yazilabilir Ama Hayat Asla
Profiline gir Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 19
Senior Member
Senior Member


Cevaplar: 808
kayıt olmuş: 6/11/2004
Durum: Çevrimdışı
posticons/heart.gif Yazılış Tarihi: 18/3/2008 Saat 14:31  
:t: :alkis: :t: :alkis: :t: :alkis:

harikasiniz canlar. :t:


____________________
kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda, canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz
Profiline gir Web siteyi ziyaret et Bu üyenin tüm mesajlarını göster Cevap 20
« Ön  Diğer »        print
Yukarı git


mxBoard, © 2006 by pragmaMx.org, based on eBoard, XMB and XForum

0,069 saniye - 49 queries
Giriş

Kullanıcı Adı:

Şifre:

Sprache
Arabirim Dilini Seçin:

Almanca Fransızca Türkçe İngilizce
Son 5 Bilgi
Happy Birthday
Doğum Gününüz Kutlu Olsun!:

  • melis: 50 Yaşında
Etkinlik Takvimi
Haziran 2025
  1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30  

Fuarlar
Toplantilar
Konserler
Festivaller
Kültür Sanat
Anma Günleri
Dogum günü
Dini Bayramlar
Özel Günler
Resmi Bayramlar
üye Puani
  1. Rojin: 10 976 Puanlar
  2. asliyok: 4 432 Puanlar
  3. HarmanYeli: 4 396 Puanlar
  4. KizilZora: 2 048 Puanlar
  5. life23: 1 675 Puanlar
  6. gokkiz: 1 657 Puanlar
  7. BirNefes: 1 048 Puanlar
  8. Erasmus: 984 Puanlar
  9. -Pozan-: 785 Puanlar
  10. Siyahinci: 623 Puanlar
Son Şiirler
SAKLI SEVDAM
(8367 okuma)
Hatırlarmısın .!
(11479 okuma)
Mektup......
(12306 okuma)
ANADOLU GARIBI
(12282 okuma)
SALKIMSÖĞÜT
(12004 okuma)
YAŞAMAYA DAİR
(12261 okuma)
SALKIMSÖĞÜT
(12452 okuma)
TOP Download
  1. AntiVir Personal - Free Antivirus
       [Hits: 1 032 x]
Link ler
  1. VOLKAN KONAK
  2. Yusuf Hayaloglu
  3. Full dizi izle

Bu sitedeki tüm logo ve markalar sahiplerinin malıdır. Diğer detayları Künye bölümünde bulabilirsiniz .

Haberlerimizi RSS kullanarak yayınlayabilirsiniz.

Bu site pragmaMx 0.1.11 tabanlıdır.

Yorumlar yazarların sorumluluğu altındadır,
geri kalan her şey © 2004 - 2025 by Dostsesi - Stimme der Freundschaft