Eskiçağda bir çok Anadolu şehrinin
kurucu (ktistes) tanrısı veya kahramanının
olduğu bilinmektedir. Bu mitolojik kuruluş Amasya için de geçerlidir.
Roma İmparatoru Septimius Severus (M.S. 193-211) dönemine ait bir Amasya
sikkesi üzerinde yer alan ERMHC KTICAC THN POLIN yazıtından hareketle
Hermes’in Amasya kentinin kurucu tanrısı olduğu kabul edilmektedir.
Bu kısa açıklamadan sonra Amasya adının tarihçesine gelecek olursak;
Hitit belgelerine göre Amasya’nın bilinen ilk adının Hakmiş
[Khakm(p)is] olduğu sanılmaktadır. Bu isimin Perslerin Amasya’yı
fethine kadar devam ettiği değerlendirilmektedir.
Amasya’nın Mitridates Krallığı Dönemi'ndeki adı
“Amasseia” dır. Özellikle M. Ö. II. yüzyıldan itibaren darp
edilen Amasya şehir sikkelerinde AMASSEİA ibaresi açıkça görülmektedir.
Zaten coğrafyacı Strabon’da Amasya için Amaseia sözcüğünü
kullanmaktadır.
Amaseia sözcüğü, “Ana” anlamına gelen ve özellikle “Ana
Tanrıça” yı kasteden ‘Ama’ ve onun çeşitlemesi olan
‘Mâ’ ibaresi ile bağlantılıdır. Bundan hareketle denilebilir ki
Amaseia “Ana Tanrıça Mâ’nın şehri” anlamına gelmektedir.
Ana Tanrıça Mâ, Perslerin Anadolu’yu fethinden sonra tapımı
yaygınlaşan doğu kökenli bir tanrıçadır. Aynı zamanda bu tanrıça Mitridates
ve Kapadokya’nın yerel tanrıçasıdır. Amaseia sözcüğü de Persler
zamanındaki asıl söyleniş şeklinin Hellen ağzına uydurulmuş biçimidir.
Roma döneminde Amaseia adı fazla bir değişikliğe uğramadan AMACIAC (Amasia)
olarak kullanılmıştır. Örneğin, İmparator Septımıus Severus, Caracalla ve
Severus Alexander döneminde darp edilmiş Amasya şehir sikkelerinde AMACIAC
adını görmekteyiz.
Bizans Devri'nde de Amasia adının değişmeden devam ettiği bilinmektedir.
Amasya’nın adı Danişmendliler zamanında ise bazen Amasiyye, bazen de
Şehr-i Haraşna olarak anılmıştır.
Selçuklu, İlhanlı, Beylikler ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde de Amasya
adı herhangi bir değişikliğe uğramadan günümüze kadar gelmiştir.
[tarihinde düzeltildi 18/7/2007 Saat 06:17 Yazar yedirenk]