Kıyıköy
İstikametimiz Kırklareli'nin Vize ilçesine bağlı Kıyıköy. Kıyıköy'e
ulaşmanın en kolay yolu TEM Otobanı üzerinden. TEM'den Edirne istikametine
giderken, Çerkezköy sapağından sapılıyor ve Saray ilçesi yönüne gidiliyor.
Kıyıköy tabelaları, sizi eski adıyla Midye'ye ulaştırıyor. Yol, biraz
virajlı; ama tamamen asfalt ve yemyeşil orman içinden giden keyifli bir
yol.
İstanbul'dan çıktıktan yaklaşık iki saat sonra
İstanbul'dan çıktıktan yaklaşık iki saat sonra, Karadeniz kıyısında
Kıyıköy'deyiz. El değmemiş güzellikleri ve tertemiz havasıyla, şehirden
kaçıp bir nefes almak için ideal bir yer burası.
Kıyıköy'ün, köyü çevreleyen surların içindeki kısmı, tamamen sit alanı. Bu
yüzden burası, hiç bozulmamış bir doğaya sahip. İki dere ile denizin
buluştuğu bir yerde kurulmuş bir yarımada asında Kıyıköy.
Kıyıköy denince ilk akla gelenler, tertemiz koylar ve balık lokantaları.
Buraya günübirlik gelenler, çoğunlukla, gelir gelmez sahile doğru yol
alıyor.
Kıyıköy'ün önünde, upuzun plajlar var
Kıyıköy'ün önünde, upuzun plajlar var. Üstelik deniz, çoğunlukla dalgalı
olsa da su, hemen her zaman tertemiz.
Liman Plajı, hemen Kazandere'nin önünde. Belediye Plajı'nda ise, karşınızda
insan yüzüne benzeyen bir kayaya karşı yüzebilirsiniz. Kaz Limanı çok uzun
ve yörenin en güzel plajı; ama yolu toprak ve bozuk. Burası daha ziyade,
Kıyıköy halkının tercih ettiği bir yer. Kaz Limanından sonra da Selvez koyu
geliyor.
Sahilde biraz vakit geçirdikten sonra Kazandere'ye doğru gidiyoruz.
Bazıları denize biraz ara verip, sandal keyfi yapıyor.
Kıyıköy arkası orman; önü deniz ve iki dere arasında bir köy. Her iki
nehirde de sandal kiralayıp, yemyeşil sazların ve koyların arasında
dolaşabilirsiniz.
Etrafınızda nilüferler, ağaçların yeşiline bürünmüş Kazandere ile
Pabuçdere'de aheste ilerliyorsunuz sandalınızla. Bu derelerde kürek çekmek
de keyifli. Bir tek, küreklerin suya girerken çıkardığı ses geliyor
kulağınıza. Son derece sakin ve huzurlu. Ama kürek çekmek istemiyorum
derseniz, Kıyıköy'ün her yanını karış karış bilen, Ercan ya da köyün
sandalcılarından biri, çeker kürekleri sizin yerinize. Hem de her seferinde
büyük bir güleryüzle. Saatine beş milyon verirsiniz en fazla.
Kıyıköy eski bir Rum balıkçı köyü
Kıyıköy eski bir Rum balıkçı köyü, balıkçılık geleneği de hala devam
ediyor. Bu yüzden Kıyıköy'de yemek içmek denince öncelik, balık
lokantalarında. Hepsi denize nazır bu lokantalarda, ortalama kişi başı
fiyatlar içki dahil 20 milyon civarında. Kalkan mevsiminin bir başka
olduğunu söylüyor, nefis manzaralı Deniz Feneri Restaurant'ın sahibi Zeliha
Hanım.
Kıyıköy'de eskiden kalma taş ve ahşap bina sayısı çok zalamış; ama yine de
sokakta yürürken tek tük rastlıyorsunuz. Yeni yapılmış beton binların çoğu
ise, ev pansiyonculuğu için kullanılıyor.
Kıyıköylülerin çoğunluğu evini, özellikle yazları köye gelenlere açıyor. Bu
evlerde bir konfor aramamak gerekiyor. Bazıları kahvaltı da veriyor
misafirlerine. Deniz Feneri Motel ve Genç Otel de diğer konaklanabilecek
yerler. Ama buradaki odalar da son derece mütevazı. Bir de tabii Kıyıköy'e
kamp çadırları ile gelenler var.
Pabuçdere'ye inen yolda kayaların içine oyularak yapılmış, tarihi çok
eskilere dayanan bir manastır var. Aya Nikola Manastırı'nın eskiden
keşişlerin dinlenme yeri olduğu söyleniyor. Buradaki sütunlar ve
kabartmalar kesinlikle görmeye değer; ama buradaki duvarlara daha sonradan
kazınmış yazılar ve isimler insanın içine dokunuyor doğrusu.
Aya Nikola Kilisesi'nin 3. Yüzyılda yapıldığı sanılıyor
Aya Nikola Kilisesi'nin 3. Yüzyılda yapıldığı sanılıyor. Giriş katında
kilise ve mezarlık, üst katta keşişlerin dinlendiği yerler; alt katta ise
ayazma bulunuyor. Fakat kilisenin içi karanlık olduğu için yanınızda bir
fener getirmeniz iyi olur. Kilise, bakımsız durumda olsa da yine de
kesinlikle gezmeye değer.
Manastır dışında köyün çevresinde, mağaralar ve anıt kayalar da var.
Manastırdan çıkıp, tekrar Pabuçderesi kenarından Kıyıköy'ün merkezine
geliyoruz. Her taraf kartpostal gibi görünüyor.
Kıyıköy plajları, manastırı, sandal sefası ve balık lokantlarıyla küçük;
ama bütün günü keyifli geçirebileceğiniz bir yer.
Sevgiyle