Sınırlarının 4/1 Doğu Anadolu Bölgesi, 4/3'ü Güneydoğu Anadolu
Bölgesinde bulunmaktadır. İlimiz kuzeyde Siirt, batıda Mardin, Kuzeydoğuda
Van, doğuda Hakkari, güneyde Irak ve Suriye Devletleri ile komşudur.
İlçeleri; Beytüşşebap, Cizre, İdil, Güçlükonak, Silopi ve Uludere'dir.
İlimize bağlı 6 ilçe, 137 köy ve 64 mezra olmak üzere toplam 221 yerleşim
birimi mevcuttur. İlçelerimizin ilimize uzaklıkları şöyledir: Yüzölçümü
:6904 Km Rakımı :1400 M. Cizre : 46 Km. Silopi : 75 Km. İdil : 75 Km.
Uludere : 50 Km. Beytüşşebap :111 Km. Güçlükonak : 83 Km.dir.
Çok eski bir geçmişe sahip olan Şırnak ilinin tarihi Katip Çelebinin
17.yy'da yazdığı "Seyahatname" isimli kitabına göre Nuh tufanı öncesine
kadar dayanır. Bu rivayete göre Nuh'un gemisinin ilimiz sınırları
içerisinde bulunan yüksekliği 2089 metreye kadar uzanan Cudi dağının
tepesinde bulunduğu rivayet edilir. İlimiz genelinde Km kareye 45 kişi
düşmektedir. İlimiz nüfusunun büyük kısmını Kürt nüfusu oluşturmaktadır. Az
sayıda İdil ilçesinde Süryani nüfus bulunmaktadır. İlimizde, iklim
koşulları ve dağlık arazi nedeniyle, yerleşim birimleri oldukça dağınık ve
son derece elverişsiz bir durumdadır. 1990' lı yıllarda yaşanan terör
olayları nedeniyle yöre halkı küçük yerleşim birimlerini terk etmek zorunda
kalmıştır. Şuıan geri dönüş tamamlanmak üzeredir. İlimizin geçim kaynakları
madencilik, sınır ticareti, küçük esnaflık ve kısmen de olsa
hayvancılıktır.
Tarih
Şırnak ili tarihsel olarak çok eski bir geçmişe sahiptir. Şırnak ili Katip
Çelebi’nin 17. yüzyılda yazdığı “Seyahatname” ve tarihi
rivayetlere göre Nuh Tufanı öncesine dayanır. Bu rivayetlere göre Cizre,
tufandan sonra ikinci kez Hz. Nuh (AS) ve oğulları tarafından inşa
edilirken Cizre’nin kızgın sıcağından korunmak için, Şırnak yazlık ve
yaylak olarak inşa edilmiştir.
Şırnak, Nuh’un Gemisi kalıntılarının olduğu öne sürülen Cudi
Dağı’nın Kuzeyinde Şehr-i Nuh adıyla kurulmuş, önceleri Şerneh, daha
sonraki yıllarda ise Şırnak adını almıştır. Şırnak ili tarihte bir çok
önemli devletin başkentini kendi topraklarında barındırmıştır. Birinci
Babil devletinin başkenti BABİL(Kebeli Köyü) Cizre sınırları içindedir.
Aynı zamanda Guti (GUDİ) imparatorluğunun başkenti olan BAJARKARD Silopi
ilçesi topraklarındadır.
Şırnak; Guti, Babil, Med, Asur, Pers, Sasani, Emevi, Abbasi, Selçuklular ve
Osmanlılar dönemlerinde Cizre’ye bağlı bir yerleşim birimi idi. 1913
yılında ilçe olmuş ve Siirt iline bağlanmıştır. Bu konumu 1990 yılına kadar
sürmüştür. 18.05.1990 tarih ve 20522 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan
16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı yasa ile il statüsüne kavuşmuştur. İle
bağlı altı ilçe bulunmaktadır. Bu ilçeler Beytüşşebap, Cizre, Güçlükonak,
İdil, Silopi ve Uludere’dir.
İle bağlı altı ilçenin tarihleri geçmişlerine ilişkin bilgi aşağıda
verilmiştir.
Beytüşşebap ilçesi; ilçe oldukça eski bir yerleşim birimidir. Beytüşşebap,
Beyt ve Şebap kelimelerinden elde edilmiş Arapça bir birleşik isimdir.
Gençlerin evi anlamındadır. Beytüşşebap tarihi eskilere dayanır.
TA’NİN Dağlarından M.Ö.1000-7000 yılları arasında Neolitik dönemlere
ait kayalara kazınmış resim ve kompozisyonların bulunması, ilçede 12.000
yıl öncesi insanların yaşadığı ve yerleşik bir düzenlerinin olduğunu
gösterir.Tarihi süreç içerisinde ilçeye sırasıyla, Hurriler, Mittaniler,
Asurlular ve Urartular egemen olmuşlardır. İlçe, 1054 yılında
Selçukluların, 1514 yılında ise Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği
altına girmiştir. 1855 yılında Erzurum, 1865 yılında Van İline
bağlanmıştır. 1887 yılında İlçe olan Beytüşşebap, 1926 yılında Siirt, 1936
yılında Hakkari ve 16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı yasa ile Şırnak İline
bağlanmıştır.
Cizre ilçesi; Cizre M.Ö.4000 yıllarından itibaren Gerzubakarta adıyla Guti
devleti hakimiyeti altındadır. Gutiler döneminde ilk Cizre suru
yapılmıştır. Cizre M.Ö.1894 yılında l.Babil Devleti yönetimine girmiştir.
Babil Cizre’ye 22 Km mesafededir.
Cizre M.Ö.1595 yılında Babil egemenliğinden Arap egemenliğine geçmiştir.
Daha sonra Asurlular, Medler, Persler, Sasaniler, Artuklular, Eyyubbiler,
Abbasiler, Selçuklular, Moğollar ve 1627 yılından itibaren de Osmanlı
Devleti hakimiyeti altına girmiştir.
Cizre beyliği önceleri Diyarbakır Sancak Beyliğine bağlı iken 1841 yılında
Musul’a bağlanmıştır. Milli mücadele döneminde büyük başarılar
gösteren Cizre’ye Fransızlar gelip şehri savaşsız teslim almak
istemişlerse de, halkın direnişi ve silahlanmayı görerek işgalden
vazgeçmişlerdir.
İslamiyet’in Cizre’ye girmesi ile birlikte şehre yarımada
anlamına gelen Cezire adı verilmiş, Cumhuriyet döneminde ise küçük bir
düzeltmeyle Cizre olarak değiştirilmiştir. Önceleri Mardin iline bağlı bir
yerleşim birimi iken 16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı yasa ile Şırnak iline
bağlanmıştır.
Güçlükonak ilçesi; ilçe daha önce Siirt ilinin Eruh ilçesine bağlı bir köy
iken, 09.05.1990 tarih ve 3644 sayılı kanunla ilçe olmuştur. 16.05.1990
tarih ve 3647 sayılı kanun ile idari bağlılığı değiştirilmiş ve Şırnak
iline bağlanmıştır.
İdil İlçesinin milattan önceki adının Zarih olduğu söylenir. Zapdey adında
bir süryaninin ilçeye hizmetlerinden dolayı da İdil’e, Beyt-Zaptdey
(Zapdey’in evi) adı verildiği dolaşan rivayetler arasındadır.
Milattan sonra(300-400) yıllarında Farslar burayı istila ettiler. Farslar
döneminde buraya (Hazak) ismini vermişlerdir. Hazak farsça bir kelime olup,
mert ve cesur anlamındadır.
İdil’de 1393 – 1491 döneminde Türkmenlerin büyük ölçüde nüfuz
ettikleri ve 1387 yılında Timur’ un istila ettiği bilinmektedir.
Timur’un ölümü ile Karakoyunlu devletinin eline geçen İdil, o günden
sonra Türklerin hakimiyeti altına geçmiştir. 1924 yılına kadar köy olan
İdil, bu tarihten itibaren Cizre ilçesine bağlı bir bucak, 1937 yılında ise
Mardin iline bağlı ilçe olmuştur.
İdil, 18.05.1990 tarih ve 20522 Resmi Gazetede yayınlanan 16.05.1990 tarih
ve 3647 sayılı kanunla Şırnak İline bağlanmıştır.
Silopi İlçesi de, M.Ö. çeşitli kavimlerin yaşadıkları bir yerleşim
birimidir. Bu durum ilçenin çevresinde bulunan tarihi eserlerden
anlaşılmaktadır. Asurlular ve Roma İmparatorluğunun yönetiminde uzun yıllar
kaldıktan sonra Selçukluların yönetimine geçmiştir. Yavuz Sultan
Selim’in Mısır Seferi sırasında Cizre İlçesi ile birlikte Osmanlı
İmparatorluğuna bağlanmıştır. 16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı kanunla
Şırnak İline bağlanmıştır.
Uludere İlçesinin tarihi, millattan önceki yıllara dayanır. Tarihin seyri
içinde Urartular Medler, Persler, Romalılar, Arsaklılar ve Sasanilerin
egemenliğine girmiştir. 1054 yılından itibaren Türkmenlerin tarih sahnesine
çıktığı bilinmektedir. 1142’de İmadettin Zenginin ve 1260 yılında
Hulagu’nun Hakkari yöresini ele geçirmesini izleyen yılların
kargaşalığı, yöre beylerinin 1349’da Karakoyunlulara bağlanmayı kabul
etmeleri ile durur. 1386’da Timur ve 1502’den itibaren Safevi
hakimiyeti altında yaşayan Uludere, Kanuni Sultan Süleyman döneminde
Osmanlı İmparatorluğuna bağlanarak bütün il beyleri gibi içişlerinde
serbest bırakılır. Aşiret Beyleri kendi egemenlik haklarını korumak,
Osmanlı toprak sisteminin dışında bir sistemle yönetilmek ve seferlere
asker yollamak şartıyla İmparatorluğun egemenliğinde Cumhuriyete kadar
kalmışlardır.
Cumhuriyetin ilanından sonra bucak haline getirilerek Beytüşşebap İlçesine
bağlanan Uludere, 27.06.1957 tarihinde yürürlüğe giren 7033 Sayılı Kanunla
ilçe haline getirilmiştir. 16.05.1990 tarihinde çıkarılan 3647 Sayılı
Kanunla yeni kurulan Şırnak iline bağlanmıştır.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman ...