Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 12/2/2009 Saat 01:25 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
Semahlar
Tasavvuf ehlinin, müzik aletleri de çalınarak söylenen neşidelere uyup
vecde gel melerine, raks etmelerine, dönmelerine denir. İslam
Ansiklopedisi’ne göre ise; aslında “sem” kökünden,
“sam” veya “sim” gibi bir mastar olup,
“işitmek, duymak, dinlemek, işitilen söz, iyi şöhret ve iyi anılma,
şarkı dinleme” ve nihayet, “yarı dini mahiyette çalgılı ve
şarkılı ziyafet” gibi türlü manalara gelmektedir.
Semahlar Anadolu Halk Kültürü’nün müzikal dehası olup, Alevi-Bektaşi
toplumunun yüksek müzik zevkinin en bariz örneklerindendir. Kelime
anlamına bakarsak; Abdülbaki Gölpınarlı’nın Tasavvuftan Dilimize
Gelen Deyimler ve Atasözleri” adlı kitabına göre sema; (sima) 5
Arapça, “duymak”, “işitmek” anlamında bir
sözdür.
Bu çeşit manalar, birkaçı hariç diğerlerinin, kelimenin Eski
Arapça’daki “şarkı söyleme” veya “çalgı
çalma” manası ile yakından ilgili olduğu açıkça görülmektedir.
İşitmek, duymak, dinlemek kökünden gelen Semah sözcüğü “samah”,
“zamah”, “samak” gibi çeşitli şekillerde
söylenmektedir.
Tamamıyla Alevi-Bektaşi topluluğuna ait olan semahlar, Doğu
Karadeniz’de en az olmak üzere bu topluluğun yaşadığı bütün yörelerde
mevcuttur. Ancak bugüne kadar derlenmiş eserler itibarıyla, Sivas,
Erzincan, Malatya, Urfa, Muğla (özellikle Fethiye), Denizli ve Ege geneli
ile Antalya’da yaygındır.
Semahlar, Alevi Toplumu’nun gizli dernek toplantılarıdır ve dinsel
ibadetlerin yerine getirildiği özel günlerde yapılır. Hasat mevsimi gibi
yılın belirli günlerinde de yapıldığı söylenmektedir. Dini özellikleri
dolayısıyla, gelişigüzel zaman ve mekanlar da oynanmaz. İki, dört, altı,
sekiz veya daha fazla kişiyle oynanan oyunlar olup, tek oynandığı
görülmemiştir. Semahların karışık oynandığı yerlerde, kadınlarla erkekler
arasında belli bir hısımlık, yakınlık gözetilir. Bazı yörelerde çok yakın
komşuluk birlikte oynamak için yeterlidir. Bu tarz toplantılarda kadınla
erkek arasında herhangi bir erkeklik, dişilik davranışı söz konusu olamaz,
böyle davranan kişiler çok ayıplanır ve topluluğa bir daha kabul
edilmezler.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman .
____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 12/2/2009 Saat 01:26 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
Semahların oynandığı Cem Ayinleri’nin en
büyük özelliklerinden biri müziğe ve oyuna
gösterilen saygıdır. Bu toplantılarda semah
oynanırken oturulmaz, ayakta dinlenilip seyredilir. Bağlama
bazı yörelerde kutsal sayılıp duvara, insan boyunun bir
karış üstüne gelecek şekilde ve Kuran-ı
Kerim’le yanyana asılır. Saz çalınacağı
zaman, sazı çalacak olana veren kişi öpüp
başına koyar, alan kişi de öpüp başına
koymadan çalmaya başlamaz.
Semahlar karşılıklı durarak ve ayrık düzende
(eller veya kollardan tutuşmadan), Cem Bezmi’nin ortasında
açılan boşlukta, dolaşarak oynanır.
Çerağ Mumları’nın yandığı
“Çerağ Tahtı” denilen yere gelinince,
yüzler o tarafa döner, eller hürmetle göğüste
birleşirilip boyun hafifçe eğilir. Bu mevkiye sırt
dönülmez, orası kutsal bir köşedir. Semah Nefesi
okunurken nefesin son kıtasında, şairin şah beyiti
geldiğinde oyuncular oldukları yerde hareketsiz kalır,
şairin adına hürmeten bu bölümde oynanmaz.
Semahlar yalnız bağlama eşliğinde oynanır. Tunceli
ve Ege semahlarında kemane de bağlamaya eşlik eder. Davul,
zurna (yakın zamana kadar gizli oynandığı için),
hiç kullanılmaz. Bazı semahlarda sazlar bir çeşit
pedal görevi yaparak, karar sesi civarında dola şan sabit
bir melodiyi çalarlar. Hemen bütün semahlar da birbirine
benzeyen bu ezgi, vokal bölümü de dahil olmak üzere,
bütün eser boyu devam eder. Ton değişirse, sazlar da o
tona uygun başka bir sabit melodiye geçerler. (Örn. Bir
Kız ile Bir Gelin - Fethiye) Semahlar, özellikle ritmik
yapıları bakımından, Türk Halk Müziği
Repertuarı’nın en önemli eserlerini oluşururlar.
Ana Usuller, (2,3,4 ve üçerli şekillerinden 12) ve
Birleşik Usullerin(5,7, 8, 9) tamamıyla, 10 zamanlı Karma
usul, semahlar içinde mevcuttur.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz,
Kacırılan Fırsat ve Gecen Zaman . ____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 12/2/2009 Saat 01:27 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
Semahlar tek veya birkaç bölümlü olabilirler. Çok
bölümlü semahlarda bölümler genellikle birbirinden
farklı tonlardadır. İki bölümlü
semahların ilk bölümleri “Ağırlama”,
ikinci bölümleri ise “Yeldirme”,
“Yürütme”, “Pervane” veya
“Pervaz” adlarını alırlar. (Örn. Ya
Hızır Semahı - Arapkir). Eğer semah üç
bölümlüyse, ilk bölüme
“Ağırlama”, ikinci bölüme “ İki
Ayak” veya “Yürütme”,
üçüncü bölüme ise “Yeldirme” veya
“Pervaz” denilir. (Örn. Yüce Dağ
Başında Bir Koyun Meler -Fethiye). Dört
bölümlü semahlar yine “Ağırlama”yla
başlar, “ikileme”yle devam eder,
“Yürütme”ye geçilip, “Yeldirme” ile
son bulur. (Örn, Gine Dertli Dertli-Sivas)
En önemli ritmik özellikleri ise bazı semahlarda birkaç
değişik ritm kullanılmasıdır. Ritmik
değişiklikler çoğunlukla bölüm
geçişlerinde olur ‘ki genellikle aynı anda’ ton
da değişmektedir. Tempoları açısından
gittikçe hızlanan bir sıra takip ederler. Bazı
semahlarda ise, ağır-hızlı-ağır-
hızlı düzeni görülür. (Örn. Bugün
Yasta Gördüm - Urfa) Ancak bütün semahlar biterken
ağırlaşırlar. Bazı Arguvan Semahları
arasında temposu sabit olanlara rastlanmış tır.
Sonuç olarak semahların tanıtılabileceği en
kısa özet bu olabilir. Müzik Analizi derslerinin en
yoğun örneklerini teşkil eden semahları, yaratanlara,
derleyen ve notaya alanlara, seslendirerek tanınmalarına
katkıda bulunanlara Halk Müziği camiası
minnettardır.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz,
Kacırılan Fırsat ve Gecen Zaman . ____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
|