Benden habersiz gittim...
………………………Vurgun..kaç
kulaç derinlik..bu deniz bu kadar mı maviydi..ve bu kadar sessiz miydi
kulaklarımın duyduğu sessizlik…Yırtık pırtık esvaplarımı esbaplarımla
alıp merhaba ey her şeyimle aciz kaldığım her şeyin de aciz
kaldığı..kavanoz dipli bir dünyada küçücük kalpli düşler var..Kimse
ölemiyor severken…Ve bölemiyor ekmeği tam orta
yerinden……
Burulup bükülüyorum bir yanına toprağın…
Dizlerimi çekiyorum karnıma..
Ayaklarımı sürüyerek…
Başımın üstünde tahta kapı
Ve yanı sıra tahtalar..
Daha yanında ardıç ağaçları
Onunda yanında tebareke…
Yorgan gibi onları da çekiyorum ayrılığa..
Belki onlarda beni çekiyor yalnızlığa…
Bir şeyler oluyor bu mevsim..
Bu vakitler…
Hastayım her yerim sızlıyor..
Ve bu vakitler başlıyor kediler dolaşmaya..
Ve bu vakitler dolaşır adımlar..
Ve bir birine karışır karanlıklar…
Tokum açlığa..
Kalbimin kuyusuna ip saldım..
Küçükte bir bakraçta var bağlı ucunda..
Kekeleyen susuzlukta var sonsuzluğa…
İnsan bir kuş misali bir orada bir burada..
Ve İnsan bir orada..bir orada..hep orada…
Hep uzaklarda…
Ve uzaklardayım..Bir burada ..hep burada…
Hep bu vakitler zorlanıyor nefes almaya…
Ne nereye gidiyor..
Araba saat kaçta..
Bir şey mi oldu acaba..
Ya olursa…
Çarpıntı çaprazında kalıyor korkularım..
Uyuşuyor parmaklarım unutuyorum ellerimi..
Gözlerim hep dalıyor bir yerlere…
İyice çekiyorum dizlerimi ağrılarıma..
İyiden iyiye ayaklarımı sürüyerek…
Kızılca ufuk kızılca kıyamet…
İflahsız siftahsız geçiyor
dünler………………
Sığıntı sığınakların sığıntılığında sığındığım sıp sığındığım şimdi alil ve
mariz ve de sefil…Geldim mi desem bu kapısız sarayın sursuzluğunda
sup susuz suskunluk yorgunu umutlarımla…Çok mu masum bu hicran..çok
mu mağdur..Çok mu mazlumum el sallandığında..ter temiz mi bem beyaz
mendiliyle elveda
Son kez dinliyorum şarkıları..
Dinleyip bir bir siliyorum..
Şu geniş caddede,
Onlarca yazdığım şiirlerce okunuyorum şimdi…
Yüreğim ağır..yükü de ağır…
Belki de değil bilmiyorum..
Mesela hep önüme baksam..
Hiç bu şehirden çıkmasam..
Yine de olmazsa ölürüm diyorum…
Birden hasta bile olmadan…
Merdane durup severek sevinmeyi..
Gönül kafesini açıp..
Uç kuşum uç..
Benim ellerimi ateş yakmaz artık
Ve ateş bende yanar..
Sende yanarsın yazık diyerek..
Ve gülümseyerek..
Ve belki birgün vay be! Diye bilinerek..
Belki de küllerinde güller biterek..
Havaya suya toprağa ateşe gömülerek..
Belki de gölge gibi geçerek..
Karanlık bir ürperti gibi..
Asum, asudem bir mor menekşe…
Benim mevsimim hazan..
Sen selam söyle çeşm-i siyaha..
Türküden geçiyorum çisil yağmurlarla…….
Ve beklemekse asla dönmez bir gemiyi ona da varım şu rıhtımsız iskelesiz
iskeletimle limansız…belki dosta doğru biraz yanımda kalmalısın dost
minnetsiz…Konuşur mu benimle kıp kırık pişmanlıklarımın
yüzünden…Ve ben hala Leyla dan yanayım Leylasız…Leyla da Leyla
dan yanadır benden
habersiz………………………R
30;….
m_safiturk