Umut Yurdusar, Türk Halk Ozanlığının, usta-çırak ilişkisinden yetişmeyen,
bu deryanın sevdalılarındandır. Ama aynı zamanda büyük ozanların
eserlerinden beslenerek, bir nevi bu ilişkiyi yaşamıştır. İlkokul
çağlarında, her sabah, mahalli sanatçılardan oluşan radyodaki türkü
demetlerini can kulağıyla dinlemiştir. Yozlaşmamış köy kültürü, bin yıllık
Anadolu kültürünü dört mevsim gürül gürül akan yayla pınarları gibi
alıcısına sunmuştur. Nice büyük ozanı yetiştiren ve büyük ozan Pir Sultan
Abdal’ı veren, Onu ve yüzyıllar sonra sevenlerini, kara yüzüyle
vahşice geri alan Sivas 05 Ağustos 1971 yılında Yıldızeli’nin Kale
köyünde doğan bu genç Ozanla ozanlık zincirine günümüzün halkasını
eklemiştir. Asıl adı Hüseyin Sarıateş olan Yurdusar, umudumuz yurdu sarsın
diye bu mahlası almıştır. Halktan soyutlanmış sanatçılar ve halkı
anlatmayan eserlerin revaçta olduğu günümüzde, Türk Halk Şiirinin tadında
beş yüzü aşkın şiiri ve Halk Müziğinin otantik yapısında yüzü geçkin eseri
bulunmaktadır. Halk Ozanlığının ne kadar güç olduğu bariz örneklerle belli
olan güzel ülkemizde, bu örneklerin en büyüğü çağımızın Pir Sultanı Aşık
Mahzuni Şerif’i kendisine mürşit seçmiştir.
Göksümün gururu azmimin feri
Umudumun cephanesi neferi
O Alidir ben aşkından kamberi
Yurdusar’ın sahibidir MAHZUNİ
diyerek kendi dünyasındaki O güzel insanın yerini açıklamıştır. Yaklaşık
1987'den bu yana şiir yazan Yurdusar şiirinde bu tadı 2002 yılında mana
aleminin yaratıcısını kaybetmenin şoku ile adeta pişirilmiştir. (Aşık
Mahzuni Şerif’i)
Yurdusar tutarım safın cengini
Bir Pir Sultan bir Mahzuni dengini
Seçemedim çiçeklerin rengini
Say ki benim gözlerimi aldı oy
diyerek acısını ifade etmiştir. Halktan uzakta Hak da olmayacağını
düşünerek
Biz Haktan bir şey ummayız,
Varlığıdır temelimiz.
Yüceliğinde hay, hayız,
Ona ermek emelimiz.
Cehennem narını bırak,
Ademdir en yüce durak,
Hak ararsan insana bak,
Şanındandır cemalimiz.
Bir boşlukta dolaşan ay,
Yüz bin gözlü kubbe saray,
Varı elde tutmak kolay,
Yoktan var eder elimiz.
İnsan ki hoş can yermeye,
Ey hak deyip hak yemeye,
Hiç kimseden bir kimseye,
Ne kuluz, nede kulumuz.
Yurdusar'ım etme tıraş,
Kuru hayal bitmez telaş,
Eba Müslim, Hacı Bektaş,
Ali’ dendir kemalimiz.
İnsan sevgisinin yüceliğini tatmıştır.
Olmayan verir bolundan,
Gelin anlar mı dulundan.
Hakta olsa kulluğundan,
İnsanım çekemem bıkarım
İnsanın ne efendisi ne de kulu olamayacağını söyleyenlere yürekten
katılmıştır. Evli ve iki kızı bulunan Yurdusar özel bir kuruluşta
çalışmaktadır. Ankara Dikmen’de tek odalı bir evde oturmaktadır.
Tek odalı evim benim,
Saray dersin gör bakalım.
Sende hani hamamlarda,
Dur bakalım, dur bakalım,
Çalışanda olmaz mı kir,
Hey suratsız bu ne kibir,
İki buçuk metre kabir,
Gir bakalım, gir bakalım.
Hasan Harmancı
____________________
Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.