Asıl adı Bilal Çamlık olan Aşık Gurbetî, 6.9.1958'de İsmail ve Selver
Çamlık'ın dördüncü çocukları olarak Sivas'ın Kangal ilçesine bağlı
Soğukpınar(Mamaş) köyünde doğdu. İki yaşında iken Pozantı'ya(Adana), altı
yaşında iken Ankara'ya geldi. Enstrüman ile ilk tanışması altı yaşında
mandolinle oldu. 12 yaşında iken büyük ablasının satın aldığı cura sazla
bağlama çalmaya başladı ve kendi kendine bağlama çalmayı öğrendi.
İlk, orta, lise ve üniversite öğrenimini Ankara'da tamamladı. 1977 'de Dil
ve Tarih - Coğrafya Fakültesi'ne girdi. Üniversite öğrencisi iken, Alman
Akademi Değişim Hizmeti bursuyla Trier Üniversitesi'nde derslere katıldı.
Dillerin Ortaya Çıkışıyla İlgili Teoriler konulu lisans tezini hazırladı ve
1981 yılında Ankara Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun
oldu.
Çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1982 yılında
yukarıda anılan kuruluşun bursuyla Bremen'de germanistler seminerine
katıldı. 1983 yılında dilbilimi alanında (grafemik) yüksek lisans
çalışmasını tamamladı . Vatani görevini 1986-87 yıllarında asteğmen olarak
Ankara'da yerine getirdi.
1987 yılında açılan Dışişleri Bakanlığı sınavını kazanarak anılan bakanlığa
geçti. 1989 yılında Ataşe olarak Arnavutluk'un başkenti Tiran'a gitti.
Sonra Almanya (Berlin), Beyaz Rusya(Minsk), yeniden Almanya'da(Nürnberg)
Ataşelik görevlerini sürdürdü. Halen Tiran'daki Türk Büyükelçiliğinde ataşe
olarak görev yapmaktadır. Almanca , Arnavutça ve orta düzeyde İngilizce ve
Rusça bilen Bilal Çamlık evlidir ve Duygu(18) adında bir kız ve Dorukhan
Barış(8) adında bir oğul sahibidir.
SANATSAL ETKİNLİKLERİ: Amatörce yaptığı beste çalışmaları ilk kez 1990
yılında Tiran'da ürün verdi. Paris'te orkestra şefi olarak çalışan Genci
Tuqiçi tarafından kısmen çoksesli olarak aranje edilen İNANMAM adlı yapıtı
Arnavutluk Radyo Televizyon Kurumu Senfoni Orkestrası'nca icra edildi ve
Arnavutluk'un ünlü sanatçısı İrma Libohova ile bu şarkıyı bağlaması
eşliğinde yorumladı. Bu olay, yumuşama sürecine girmiş Arnavutluk rejiminin
sanatsal ilk açılımı oldu. Zira Arnavutluk'un geleneksel kış festivalinde
yıllarca hiç bir yabancı konuk yer almamıştı. Türk basınında da yer alan bu
etkinlik, dünya basınına da yansımıştır. Arnavut gazetelerinde birçok
röportajı ve şiiri yayımlandı. Halk müziği tabanlı birkaç ezgisi çok
seslendirilerek operada kuartetlerce çalındı. Bazı ezgileri piyanoya
uyarlandı. Piyanoya uyarlanan yapıtı Roma Operası'nda Arnavut Piyanist
Egland Hasa tarafından yorumlandı. Bir eseri yaylı sazlar kuvarteti
tarafından Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da çalındı. 1992 ve 1993 bahar
festivallerinde konuk besteci olarak yer aldı. Yunus'a Atfen adlı ezgisi,
operaya uyarlandı , Prof. Hikmet Şimşek tarafından yönetilecek olan eser,
Arnavutluk Opera sanatçılarının greve gitmeleri nedeniyle icra edilemedi.
Hafif müzik dalındaki besteleri, Arnavutça sözlerle Arnavut medyasında
halen yayınlanmaktadır.
Üzerinde altı yıl çalıştığı Arnavutça-Türkçe Karşılaştırmalı Dilbilgisi
kitabını 1996 yılında Ankara'da yayımladı.
Beyaz Rusya'da Minsk Devlet Üniversitesi Yabancı Diller Fakültesi Türkçe
Bölümü'nde bir yıl Türk Dili dersleri verdi ve öğrencileri ile birlikte,
metodolojik olarak mevcutlardan oldukça farklı bir görünüm arz eden ve
halen yayıma hazırlanan Rusça Dilbilgisi kitabını yazdı. Minsk Devlet
Radyosunda bağlamayı tanıttı ve iki türkü seslendirdi.
Nürnberg'de müzik çevresiyle yakın ilişkide bulundu . TEMA VAKFI için
sözünü de kendi yazdığı TEMA MARŞI'nı besteledi ve Nürnbergli özverili 28
kişiden oluşan Türk ve yabancı müzisyenlerle TEMA VAKFI'na armağan ettiği
TEMA MARŞI CD'sini çıkardı. Marş, Türk - Alman basını ve vatandaşlarca
beğeniyle karşılandı ve ilk kez RTL-TV Bavyera kanalında bir söyleşi ile
birlikte yayınlandı. Alman yerel basınında da olumlu tepki bulan TEMA
MARŞI, vakfın marşı olarak halen Türkiye radyolarında ve TEMA
etkinliklerinde kullanılmaktadır.
Bilal Çamlık, Türk halk kültürünün tanınması-tanıtılması ve bir sonraki
kuşaklara aktarılması katkısını, ömrünün yarısından çoğunu geçirdiği
gurbetten dolayı ve aslında bu dünyanın bizatihi kendisinin GURBET olduğunu
düşündüğünden, seçtiği GURBETî mahlasıyla sürdürmektedir.
SANAT ANLAYIŞI: Serbest ölçülerle de şiir yazan GURBETî, Atatürk ilke ve
devrimlerine bağlı; her türlü insanın her türlü manevi inancına, bu
inanç,topluma, devletin genel yapısına ve uzun vadede insanlığa zarar
vermediği sürece saygı duyan; insanın davranış sınırını yasalar ve
teamüllerle çizilmiş ve asgari rahatsız etmemek biçiminde algılayan;
sevgide limit tanımayan, özde bütün varlıkların iyi olduğuna inanan, yanlış
eğitim ve öğretimin insan genetiğine işleyerek toplumları dejenere ettiğini
düşünen; iki sınırsız olgu olarak Tanrı'yı ve sevgiyi gören ve bunu yalnız
insanda değil, aynı zamanda her nesnede, her varlıkta hisseden; sanatı,
insanın mayasından sancılı ve duygusal bir doğum, doğuran kişiyi de sanatçı
olarak adlandıran, doğayı ve insanı çelişkili uyum içinde gören ve yazdığı
dizelerinde; sevgi, barış, içtenlik, hakta denge ve doğayı işleyen çağdaş
bir halk ozanıdır. Sanat yaşamına yapıtlarından hiçbir maddi kazanç
sağlamadan tevazu ölçülerinde devam etmektedir.
Yayınlanmış Eserleri:
1-Arnavutça - Türkçe Karşılaştırmalı Dilbilgisi, Kılıçarslan Matbaası,
Ankara, 1996
2- TEMA MARŞI CD'Sİ , MÜ-SA Stüdyoları, Nürnberg, 2000(TEMA'ya armağan)
____________________
Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.