Yaşam bazen ne kadar acımasız oluyor, biz istemeden istemediğimiz acıları
yaşıyoruz; Sevdiğimizi kaybediyoruz, işimizden oluyoruz.
Dolu dolu yaşadığımız, tutunmaya çalıştığımız yaşamla aramızdaki bağ; bazen
bir tren raylarında, bazen kırmızı ışıkta hız tutkunları yüzünden, bazen
sokaklarda yatan, evsiz barksız, ne yaparsa yapsın kaybedecek birşeyi
olmayan, sokakların kralı olduğunu sanan insanlar yüzünden, bazen de farklı
düşünceler, kişilik çatışmaları yüzünden insanlar arasında çıkan güç
gösterme merakı yüzünden hep kopuyor; kopmak zorunda kalıyor.
Bazen sevdiğimiz insan bile bizi çaresiz, yalnız bırakabiliyor. Çok
beğenerek sürekli izlediğim bir dizinin son bölümünde bir sahne vardı. O
sahneyi izlerken son iki senedir yaşadıklarımın dışa vurumunu yaşadım.
Gözlerim isyan edinceye kadar ağladım. Çok sevdiği eşini yıllarca iyileşir
umuduyla makinaya bağlı yaşatan sadık, herşeyi feda etme uğruna seven bir
eş, makineye bağlı yaşayan eşinin beyin ölümü gerçekleştiği için ölümüne
izin vermek zorunda kaldığını anladığında "hayatla bağlantısını
kesebilirsiniz" dediği o an!... Son iki senedir yaşadıklarım, babam için
hastane odalarında geçirdiğim günler, babam yoğun bakımdayken yaşadığım
korkular gözlerimin önünden geçti ve o dizideki o sahne benim içime attığım
ve konuşmaya korktuğum o Günleri bir kaç Dakikaya sığdırarak yaşattı bana
İşte ben böyle bir psikoloji içindeyken yazıyorum bunları. Yaşamak için bir
çok sebebim var biliyorum; annem, babam, kardeşim, sevdiklerim,
arkadaşlarım, dostlarım, sırdaşım, sevgilim, doğanın güzellikleri ve bana
yaşattıkları yağmurda ıslanırken aldığım zevk, Karda oynamak, koşmak,
yürümek, baharın müjdecisi çiçeklerin etrafa yaydığı hoş kokular. En
önemlisi bunları yaşamak için nefes almam ve bana bahşedilen hayat...
Bunları düşününce "çok şükür" diyorum "hayattayım", iyisiyle kötüsüyle
güzellikleri, acıları yaşıyorum, kazanıyorum, kaybediyorum. Biten her Gün
sevdiklerimden veya kendimden.. ömrümden eksilen bir Günü ifade ediyor,
biten her günün sonunda "yine zarar ettim" diyorum ..
Hayata sımsıkı sarılmak için çok sebebimiz var. Çevremize bakmamız yeterli.
Geriye döndüğümüzde "keşke" dememek için kendi mutluluğumuz için..
Kimseye muhtaç olmadan sarıldığınız hayatın size hakettiğiniz güzellikleri
yaşatması dileğiyle...
"Hayat yaşandığı kadar vardır. Ne bir eksik , ne bir fazla..."
Müge Nalbantoğlu
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman ...