:thumbup: Frigleri keşfetmek için
Anadolu’da köklü bir uygarlık yaratan, kendilerinden sonra gelen
kültürleri etkisi altına alan, birçok ilki gerçekleştiren Frigler, ilk kez
kapsamlı bir sergiyle gündeme getiriliyor. Sergi 13 Nisan’a kadar
izlenebilir
14 Ocak 2008 Pazartesi
Yasemin Bay
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü’nün işbirliği ve himayesinde Yapı Kredi Vedat Nedim Tör
Müzesi’nde açılan “Frigya” sergisinin en önemli özelliği,
dünyanın ilk Frig sergisi olması.
Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ile İstanbul Arkeoloji Müzesi başta
olmak üzere Eskişehir, Kütahya, Burdur ve geçtiğimiz yıllarda açılan
Gordion Müzesi’nde bulunan benzersiz Frig eserlerinden 275’i bu
sergi için bir araya geldi.
İlk bir haftada 2 bin kişinin izlediği serginin koordinatörü Şennur
Şentürk, “Serginin en önemli özelliği Friglere dair yeni buluşlara da
yer veriyor olması” diyor ve ekliyor:
“Bugüne kadar Frig kralı Midas’ın mezarı olarak bildiğimiz
Polatlı’daki büyük tümülüsün Midas’a değil, onun ailesinden bir
soyluya ait olduğu bu sergide gündeme getiriliyor. Öte yandan mitolojide
birçok öyküye konu olan Frigler ilklere de imza atmış. Mesela mozaiğin,
'fibula’nın (çengelli iğne), pan flüt ve yağma mezar dediğimiz
tümülüslerin Frigler tarafından kullanıldığını görüyoruz sergide.”
Müthiş eserler ürettiler
Bir Trak boyu olan ve Boğazları aşıp Anadolu’ya gelen Frigler, madeni
çok iyi kullanan, tahta işlemeciliğinde müthiş eserler üreten, sanatçı bir
topluluk. Yerleşik Anadolu kültürünü, beraberlerinde getirdikleri Avrupa
kültürüyle birleştirerek bir sentez yaratan Frigleri her yönüyle ele almayı
amaçlıyor sergi. Kimi objelerle ya da fotoğraflarla...
Friglerin yaşamı ve sanatı konusunda çok söz söyleyen serginin
yerleştirmesi de özenli. Şentürk, Friglerin yaşam şekillerini, yaşam
alanlarını ve dönemlerini göstermeye çalıştıklarını vurguluyor:
“Eserlerle Friglerin yeme-içme alışkanlıklarını, giyim kuşamlarını,
ölü gömme adetlerini, mimarisini gösteriyoruz. Dağlık Frigya bölgesinde
onların esas yaşam şeklini gösteren, kayalara oyulmuş tapınaklar ile
mezarlarını fotoğraflar ve açıklamalarıyla görüyorsunuz sergide. Aynı
İslamiyetteki namazgâhlar gibi küçük altarları vardır. Onları da aynı
şekilde fotoğraflarla tanıtmaya çalıştık.
Ahşabı en iyi işleyen uygarlık Frigler. Anadolu Medeniyetleri
Müzesi’nde müthiş bir masa var, sergide fotoğraflarla gösteriyoruz
onu. Gerçekten dünyada en iyi işlenmiş, en iyi tasarlanmış ağaç işlerinden
biri. Aynı şekilde demiri de çok iyi kullanıyorlar. Sergide Friglerin
sanatına da ağırlık veriyoruz.”
Sergi için özel müzik
Sanatçı bir uygarlık olan Friglerde müzik çok önemli. Öyle ya, efsanelere
göre Apollon ve Marsyas arasındaki dünyanın ilk müzik yarışmasında Frig
kralı Midas jüri olarak görev almıştır. Dansları ve müzikleriyle hele de
pan flütüyle ünlü Frigler. Sergi için de özel bir müzik üretildi.
Frigler üzerine araştırmalar yapan Eskişehir Anadolu Üniversitesi
Konservatuvarı’ndan öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Alaner, Frig
modunda bir müzik oluşturdu. Eserlere ve sergiye çok yakışan bir müzik...
Yine sergi boyunca tiyatro sanatçıları, “Midas’ın Eşek
Kulakları” ve “Midas’ın Altın Hırsı” adlı mitolojik
öykülerden okumalar yapacaklar.
Görkemli Frig dünyasını yakından tanımak için mutlaka izlenmesi gereken bir
sergi olan “Frigya”nın bilimsel danışmanlığını Eskişehir
Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taciser Sivas
yapıyor. 13 Nisan’a kadar izlenebilecek olan sergiyle eşzamanlı
olarak yayımlanan kitap da oldukça kapsamlı.
Frigler kimlerdir?
M.Ö. 1190 sıralarında Anadolu’ya gelen Balkan kökenli boylardan biri
Frigler. Ancak siyasi topluluk olarak M.Ö. 750’den sonra ortaya
çıktılar. Friglerin ilk kralı, ülkenin başkenti Gordion’a adını veren
Gordias. En bilinen ve meşhur kralları Midas döneminde ise Orta ve
Güneydoğu Anadolu’ya egemen, güçlü bir krallık düzeyine ulaştılar.
Önceleri Eskişehir, Afyon, Ankara ve Sakarya vadilerini içine alan bir
bölgede yerleşen Frigler, sonraları
Kütahya-Kızılırmak-Ankara-Denizli’ye dek olan bölgede hüküm sürdüler.
Kimmer istilaları sonunda ise tarihe karıştılar.