Member Cevaplar: 274 kayıt olmuş: 27/1/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 8/5/2008 Saat 21:46 |
|
|
Hayat İle Yapılan Bir RÖportaj
Hayatla rÖportaj yaptığımı gÖrdüm
rüyamda.
"Benimle rÖportaj mı yapmak istiyorsun?" diye sordu Hayat.
"Zamanın var mı?" diye sordum.
Gülümsedi.
"Benim zamanım Sonsuzluk" dedi Hayat. "Ne sorular var
yüreğinde?"
"İnsanlarla ilgili en çok neye şaşıyorsun?" diye
sordum.
Hayat yanıt verdi.
"Çocukluktan sıkılıp büyümek için acele
ediyorlar, sonra yine çocuk olmanın Özlemini duyuyorlar.
Para kazanmak için sağlıklarını kaybediyorlar,
sonra sağlıklarını kazanmak için
paralarını kaybediyorlar. Gelecekle ilgili edişelenmekten
şimdiyi unutuyorlar. Sonra da ne şimdiyi ne geleceği
yaşayabiliyorlar. Deneyim iyi bir Öğretmendir diyorlar ama
deneyimin faturasını Ödemek istemiyorlar.
Hayatlarını kazanmak için eğitim alıyorlar ama
yaşam ustası olmayı bilmiyorlar. Bu nedenle de, hiç
Ölmeyecekmiş gibi yaşıyorlar, hiç
yaşamamış gibi Ölüyorlar."
Hayat elimi tuttu. Bir süre sessiz kaldık.Derin bir nefes
aldım. Ona, insanların neleri Öğrenmelerini
istediğini sordum.
Hayat yanıtladı.
"Hiç kimseyi seni sevmeye zorlayamayacağını,
yapabileceğin tek şeyin seni sevmelerine izin vermelerini
isterdim. Affetmenin affederek Öğrenilebileceğini
Öğrenmelerini isterdim. Başkalarıyla kendilerini
kıyaslamamayı Öğrenmelerini isterdim. İki
insanın aynı şeye bakıp farklı şeyleri
gÖrebileceğini Öğrenmelerini isterdim."
"Zengin insanın en çok şeye sahip olan değil, en az
şeye ihtiyaç duyan insan olduğunu Öğrenmelerini
isterdim. Bir sevecen yüreği derinden yaralamanın bir anda
olduğunu; ama iyileştirmenin çok uzun
sürdüğünü Öğrenmelerini isterdim. Seni
seven insanların duygularınmı nasıl ifade
edebileceklerini bilmedikleri için seni sevmediklerini sanmak yerine
onların sevgisini hissetmeyi Öğrenmelerini isterdim."
Hayat derin bir nefes verdi. Hayatın nefesi kelimelere
dÖnüştü.
"SÖylediklerimi yüreğine kaydet" dedi. SÖylediği
cümleyi yüreğime kaydettim.
"Başkalarını affetmek yeterli değil, kendini de
affetmeyi Öğren".
Yüreğim kuş gibi hafiflemişti.
"Son bir soru daha, Hayat" dedim. "Benden ne istiyorsun?"
Bütün odayı beyaz bir ışık kapladı ve
Hayat yanıtladı.
"Senin kendin olmanı istiyorum, yoksa başkası olurdun. Sana
bugün ihtiyacım olduğunu bil, yoksa bugün benimle
olmazdın. Kendi eşsizliğini ve biricikliğini bil;
çünkü ben kendimi tekrar etmeyecek kadar yaratıcı
ve zenginim. ve gerçekten TEK değerli olanım. Değerimi
bil...."
Alintidir
|
|
Member Cevaplar: 186 kayıt olmuş: 21/4/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 9/5/2008 Saat 05:59 |
|
|
Hayat ile zaman arasındaki bu ropörtaj harika.
Gerçektende insanlar para kazanmak için her yola başvurur.
Hatta sağlıklarını kaybedercesine. Ama bu defa
kazandıkalrı bu parayı hastalandıklarında yine
sağlığa harcarlar. ĞÂÂnsanoğlu işte.
Sonrasının en olacağını pek fazal
düşünemiyor.
____________________ Zengin bir kalp yoksa , servet çirkin bir dilencidir
|
|
Member Cevaplar: 274 kayıt olmuş: 27/1/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 9/5/2008 Saat 08:24 |
|
|
Duyarliligina tesekkürler Erasmus kardesim.Bu hatalari hepimiz
yapiyoruz.
Birde syöle düsünüyorum,bilerek hata yapmak? nasil
cezalanacagini bilmek,zamani israf etmek...
Yazacak cok sey varda
ise gec kalmak istemiyorum.
|
|
Ziyaretçi
|
|
Yazılış Tarihi: 9/5/2008 Saat 11:03 |
|
|
Bu güzel ileti için teşekkürler dost. Eline
yüreğine sağlık.
|
|
Senior Member Cevaplar: 683 kayıt olmuş: 6/11/2004 Durum: Çevrimdışı
|
|
Yazılış Tarihi: 9/5/2008 Saat 21:40 |
|
|
tek kelime ile muhtesem gökkizim harikasin :t: ____________________ kopan bir ipe, sımsıkı bir dugum atarsanız, ipin en
saglam yeri artık bu dugumdur. ama ipe her dokunusunuzda,
canınızı acıtacak tek nokta yine o dugumdur."
www.dostsesi.com
dunyaya acilan pencereniz
|
|
Site kurucusu Cevaplar: 1061 kayıt olmuş: 11/9/2006 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 20/5/2008 Saat 12:57 |
|
|
:t: ____________________ Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman ...
|
|
Member Cevaplar: 274 kayıt olmuş: 27/1/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 20/5/2008 Saat 20:01 |
|
|
Ben tesekkür ederim arkadaslar,Rojim senin cayina doyum olmuyor.
|
|
Site kurucusu Cevaplar: 1061 kayıt olmuş: 11/9/2006 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet:
|
|
Yazılış Tarihi: 21/5/2008 Saat 00:12 |
|
|
Bir ırmagın kenarında cok yüksek bir duvar vardı,
o duvarın üstünde susuz bir adam duruyordu. Suya yetismesine
duvar mani oluyordu. Zavallı adam su icin, sudan cıkmıs
balık gibi cırpınıp duruyordu.
Birden aklına geldi duvardan bir kerpic kopararak suya attı.
Suyun sesi kulagına cok tatlı ve hos geldi. Suyun tatlı
sesi adamın kulagına bir sevgili sesi gibi tatlı geldi,
adamı sarhos etti. Bunun üzerine adam duvardan taslar, kerpicler
kopararak suya atmaya basladı. Bunun üzerine su adama
seslendi.
"- Ey adam bana nicin tas atıyorsun, bundan sana ne fayda var?"
dedi.
Adam yanık bir sesle cevap verdi.
- "Ey su bu isin bana iki faydası var, onun icin bu isten
vazgecmem. Birinci faydası suyun sesi susuzun kulagına en
güzel bir musiki gibi gelir, ikincisi de kopardığgm her tas,
her kerpic duvarı biraz daha alcaltıp, beni suya
yaklastırıyor." dedi.
Buda benden olsun gokkiz ablacim ve buyur
____________________ Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman ...
|
|