center>
Başkasının yaşadığı hayatın bizim
hayatımıza katkısı Ne olur?
Ne yazık ki birçok insan, çevrelerindeki insanlara göre kıyaslayarak;
kendilerini iyi ya da kötü hissediyor: “Arkadaşım kendine şunu aldı
ama ben çok istediğim halde buna sahip değilim ve bu beni mutsuz
ediyor…” ya da bir arkadaşımdan duyduğum şekilde: “ Benim
sevgilim yok ama en azından, O’nun da yok diyebiliyorum…”
Bir başkasının hayatında olanlar ya da olmayanlar sizin yaşamınıza hiçbir
şey katmayacağı gibi yaşamınızdan hiçbir şey eksiltmeyecektir de…
Televizyondaki insanları izlediğimizde ya da sokakta insanlar gördüğümüzde;
“Benden daha güzel” ya da “Benden daha zayıf” gibi
düşüncelerin bize bir yararı yok.
Böyle düşünceler, enerji alanınızı kirletmenize neden olur sadece. Ve böyle
bir bakış açısı bir süre sonra etrafınızdaki herkesi, sizin için potansiyel
tehdit haline getirebilir. Bu da kendinizi huzurlu ve sevgi dolu enerjilere
kapatmak anlamına gelir. Böylece, yaşam sevinciniz azalır ve gücünüz düşer.
Kendinizi sürekli birileriyle kıyasladığınız ve hep rekabet halinde
olduğunuz sürece kendinizi koşulsuzca sevemezsiniz. Mutluluk, kendinizi
başkalarıyla olumlu ya da olumsuz kıyaslamadan; kendinizi olduğunuz gibi
kabul ederek, onaylayarak ve severek mümkündür.
Kıyaslama yaptığınız her an, enerjiniz ve gücünüz ciddi bir şekilde
düşecektir. İçinizdeki kıskançlık duygusu, diğer olumlu duygu ve
düşünceleri de zehirleyecektir. Bir başkasının “kötü” olmasını
istediğiniz her an, içinizdeki sevgi sizi biraz daha terk edecektir.
Kendimizi bir başkasıyla kıyasladığımız her an Evrene; “Kendimi
değerli bulmuyorum, kendimi yeterince sevmiyorum ve kendime
inanmıyorum” mesajı vermiş oluruz. Kendinizdeki ve hayatınızdaki
eksikliklere her odaklanışınızda, kendinizdeki “yoksunluk”
hissini biraz daha artırmış oluyorsunuz. Böylece Evrene; “Ben
yetersizim” mesajını iletmiş oluyorsunuz. Bu da içten içe,
istediğiniz şeyleri aslında ‘hak etmediğinizi’ düşünmenize yol
açacaktır. Evrensel enerjiler de inancınız doğrultusunda, bu inancınızı
destekleyecektir.
Herkesin hayatı ve seçimleri kendi yaşam yolunun, deneyimlerinin bir
parçasıdır. Bizim öncelikli görevimiz, kendimize ve kendi gelişimimize
odaklanmaktır. Kendimizden başka hiç kimse bizi ileriye götüremez. Biz
sadece, kendi hayatımızdan ve gelişimimizden sorumluyuz.
Kişilerin ya da nesnelerin güzelliklerini, değerlerini görüp takdir ettikçe
güçlenirsiniz. Bu cömertliğiniz neticesinde Evren de, size enerjileri
yönünden cömert davranacaktır. Enerjiniz arttıkça kendinizi daha iyi
hissedeceksiniz. Ruhsal enerjinin kaynağı, kendimizle kurduğumuz ilişkiyle
şekillenir. Kendimize karşı tutumumuz ve inançlarımız yaşamımızın
kalitesini belirler. Yaşamınızla birlikte, diğer ilişkileriniz de;
kendinize yönelik inanç ve tutumlarınızla şekillenir. Siz kendinize
güvenmeyip inanmadıkça, kimse size güvenip inanmayacaktır. Siz kendinizi
sevmedikçe, kimse sizi gerçekten sevmeyecektir. İçerden dışarı
yansıttığınız niyetler ve hisler, aynı bir bumerang gibi size geri
dönecektir.
Alinti
____________________
Ben bir kitap im okudukça daha karmaşık olur hikayem