Efendim, biliyorsunuz malum mevsim kis. Mübarek senelerdir noelde yagmadi, yagmadi keske yagsada bir beyaz noel görsek sine seneler sonda dedik

Kimin duasi tuttuysa -benimki kesin degildi bu!- bir yagdi, bir yagdi.. "vur yerine, öldür!" demisiz sanki! Her taraf kar icinde (gerci harika bir görüntü: her taraf saten gelinlik giymis misali, lakin damatsiz gelin ama bu baska konu).

Uzatmayim (huyum kursun!), ilk soguklarda arabanin marsi grev yapmaya karar verdi. Yapma etme, eyleme hadi gel iyilikle anlasalim dedim, olmaz diyor. Nuh ve peygamar misali yine. Tankini doldurum, antifrizini afiyetle yedi. Bu sefer tutturdu bana kislik cizme al! Offf. tam zamanimi güzelim dedim, bak 2 hafta hic zamanim yok: "Biliyiorsun kurumdaki is, part time is, siyasi ve dernek aktiveteler.. anca 18. aralikta bos zamanim var. Söz, sana o zaman en kral(ices)inden, hatta D&G cizmeleri alicam dediysemde hanfendi (yoksa beyegendimi?) laf dinlemedi basladi inatla greve.

Ve tabiki isin en yogun, en civcivli zamaninda: carsamba günü!! Kurumdan ciktim (yine gec kalmistim), arabaya kostum, actim, cantalari yan koltuga attim, anahtari tak, kopilotta isiklar yandi derken kemeri tak, vitesi bosa al, debrijyeji bas, anahtari cevir ve.... tik yok!

Bir daha dene Lale... yine tik yok! Yapma etme, yalvar yakar, yine cevir... yine tik yok! Ne inat bu araba, of kime cektiyse :-)). Sakin ol Lale, panik yapma derin nefes al. Dedik yaptik, yine islemlere basla: anahtari cevir, debriyeji bas,, anahtari cevir veeeee büyük heyecanla bekle.. TIK YOK!

Defalarca denemeye ragmen, bu arabanin ciddi grevde oldugunu anlayarak tekrar kuruma dön.. ilk önce ADAC (otoyardim) telefon ac, part time'a telefon acip seminere gec kalacagini söyle.. ve bekle. 3 saat sürecekmis :-(. Saat 16.15 oldu,. 17.00 de Seminerde olmam gerekiyordu, offff.. ooffff..offffffffffffffffffffffff.

Sakin ol, sinirlenme Lale, sinirlensen bile neyi degistirirki? Laptop kur yeniden, gir tavla sitesine (desarj olmaya bire bir duyurulur) ve hircini diger oyunculardan al.

3 saat sonra saat 19.30 da nihayet ADAC'den gelen telefonla asagiya firla, arabanin yaninda bekle. Öyle ayaz soguk varki, mübarek antarktiste güneykutuptayiz sanki!

Beyefendi bir cok eyler deniyerek nihayet sonunda arabayi cekerek (2 metre bir sürmedi) calistirdi ve tak sepeti kolunda herkes kendi yoluna. Saat 20.00 (Seminerin bitme saati) part time is yerine var. Arabanin tekra calismayacagini bile bile orda kapat :-( ve yukari kostur. Seminer sonrai 2. Docent ile Seminer dokumentasyonunu hazirla ve saat 21.15 de tekrar arabaya kostur, heyecanla anahtari tak (ne olur ne olmaz kemeri takma simdilik) ve derinbir nefes alarak cevir. Hadi Lalecim, korkma cevir cevir... ve hain araba halen bana greve devam.

Hüzünlü hüzünlü ona bakarak, tekrar cantalari alip bahar sonrasi solan Laleler misali 13 saatlik bir is günü sonrasi boynu bükük o ayazda metronun yolunu tut bakim kuzu kuzu...


(Arkasi yarin....)


____________________
"Kisilikli olmak, baskalari görmediginde de dogruyu yapmaktir"

Lale

Aramiza hosgeldiniz Lale Hanim

Arkasi yarin ? yarin olmadimi :-)





____________________
Dost kelimesinle Dost olunmaz Dostluk destekle olur

(Arkasi bugün 1)

Evet... nerde kalmistik? Lale hanim gece saat 22.45 de kuzu kuzu metronun yolunu tutmustu dimi?

Kol cantasinin -oooff neler doldurmusum Allah askina, mübarek sanki 10 kg!- asili oldugu sag omuzum yürüdükce biraz daha, biraz daha agirlasarak daha da asagi sarkmakta.

Eminim harika bir görüntü sergiliyordum: 8 cm’lik yüksek topuklu, siyah paltolu, kahverengi mesin eldivenler, kahverengi kol cantasi... Ladylike sapkanin altindan zaptedilemeyen sarisin (kanmayin sakin, sahte sarisin ;-) ona göre) uzun saclar, gittikce kamburlasan bel, ayazda buz gibi kesilen burun... gözlügün korumasina ragmen sogukdan sulanan gözler... yani sonucta saniyorum evrimin tersine dönerek, metroya ulasana kadar ardik beli bükük bir maynuna dönüsmekteydim :-))

Duyanda sanacakki Lale az gitti, uz gitti dere tepe düz gitti... oysaki gittigim yol saadece 700-800 metre idi. Lakin "saadece" diyip gecmeyin küserim vallahi. Cünkü Lale icin bu coooooooooook uzun bir mesafedir! Genelde evden arabaya, arabadan kuruma, kurumdan arabaya, arabadan erkekler bürosuna, erkekler bürosundan eve, evden siyasi veya partinin toplanti salonlarina, ordan yine eve, evden dernege, dernekten eve, evden de yine kuruma... derken sil bastan misali!

Yani yürüdügüm en uzun mesafe genelde bir yapi ve park arasidir, o da olsa olsa EN fazla 200-300 metredir. Pardon 300 metreYDI. Arti gecici olarak mazi oldu.. offf.. offf…

Maynun-Lale (saygisliktan maynun demiyorum, kizmayin hemen. Hani evrimi tersine yasadiya onun icin öyle diyorum) metronun duragina geldiginde, artik Notre Dame'in Kamburuna dönüsmüstü. Üstelik trafik isiginda yesilin yanmasini beklerken, metrouyda kacirdi. Artik Lale hic sinirlenmiyordu bile... bu da üstüne kaymak olsun diyip gecti... Aferin kiz, bakiyorumda artik olgunlasiyorsun. Eskiden saatlerce sinirlenirdin, morelin bozulurdu. Bakiyorumda artik elinde olmayan ve degistiremeyecegin seyleri kafaya takmiyorsun. Oh, kendimdende bir aferin aldimya, artik gam yemem yanin yani. Ay, ne yapayim, baskasindan alamiyorum: “körler sagirlar birbirbiri agirlar” misali olsun biraz :-)))

Durak karanlik, Kambur-Lale ac, susuz, üstelik soguktan donmus bir halde.. bilet otomatina yaklasip bilet alacak. Ama hangi bilet, sahi hangi numaraya (metroya) bilmesi gerekiyor? Yürü Lalecim tabelaya, bak bakalim... nerdeyim sahi? Ahaa... Duragin Adi "Allerweg", gitmem gereken durak ise "Altenbekener Damm" imis.Yönel Lalecim tekrar bile totomatina: Vallahi kullanmak icin mübarek üniversite mezunu olmak gerekiyor, oh be yirttin Lale. Hadi gözün aydin, iyiki zamaninda, galiba 10-15 sene önce, üniversitede temizlikcilik ;-) yapmistin. Al biletini güzelim, hadi bakim kim tutar seni!

Kibar ekran yazili olarak iki SIK sunuyor: Card (aylik karti) yoksa süreli/ Günlük Tiket'mi?, Tusla kiz: "Tiket"… Evet, tusluyorum... kisa bir duraklama: acaba Aylik CARD mi alsam? Yok ya ne gerek, arabayi yaptirirsin gerek kalmaz. Peki o zaman, tusla: "Ticket".

Ekranda yine sonsuz SIKLAR ikram ediliyor: “Kisa yol”…. . Hmmmm, ne anlama geliyor acaba? Tabelaya git bak hele "Kisa yol"un acilimi (yok yok, endiselenmeyin, bildiginiz ve alistiginiz acilimlardan degil bu rahat olun!) neymis? Hhhmm.. kisa yol ticketi ile saadece 3 durak gidebiliyormusum. Benim orasi kac durak, Allah askina? Nerde yaziyordu metronun güzergahi ve duraklari? Aha.. diger tabellada... kos kiz, bak gösterge 3 dakika sonra yine metronun gelecegini söylüyor. 2. Tabella da duraklara bak: Allerweg, Waterloo, Landtag, Kröpcke.. oooo.. daha cok var gidecegim duraga.. yani "Kisa Yol" bana göre degil, hadi yine otomata yürü.

Offf.. biraz önceki seceneklerim zaman asamina kurban giderek silinmis, hadi güzelim... yeniden basla: Card vs. Ticket? Ticket tusla….. Günlük Ticket? Gerek yok…. Kisa Yol? Bana göre degil demisti tabella…. Hangi bölge? Offf.. ne bölgesi simdi yaa... Git 1. tabelaya bak: aha.. Merkez H1 imis.. hadi Lalecim, yine tipis tipis otomata git.

Artik ustasi oldum: Card degil Ticket; Günlük degil, süreli, Kisa Yol degil H1.. nihayet tusla. 2,20 € para at... otomat kibarca biletimi print yapti ve metro tam duraga girerken ben biletime kavusup metroya binebildim.

Cok sükür, cok sükür bu günleride gördük...

Kröpcke'de diger metroya aktarma yap: wooowwww... HARIKA…. ne güzel restore yapmislar ben gelmeleyeli buralara (aklima gelirse bir dahakine fotografini cekerim)... Kafada kisa bir hesap (gerci hesabimda hic iyi degildir ama 2 rakamli sayilari hesaplamada idare ediyor iste.... eeee nede olsa sacim sarisin, arti uzun ve kliselere uyarak aklimda kisa haliyle)... offf ben buralardan gecmeyeli 19 sene olmus. Resmen sok oldummmmmm, yaslanmisim yaaaaaaa.. :-)) Bu baska konu.. bende bu cener var iken onada ileride deginirim.

Evet, nihayet eve giden metroya geldi, bindim, 4 durak sonda inmek nihayet…. HALLELUYAAAAAAA (zahmet olmazsa simdi burda gözünüzün önünde rengarenk havai fiseklerin patlamasini ve orkestranin harika final müzigi yaptigini canlandirin lütfen!) nasip oldu. 20 metre yürüdükten sonra “Agri dagi” -yeryüzüne cikmak icin 54 basamak- karsima dikildi. Tabiki asonsürü kullanmak yok, hani dinamik, genc, güzel, karyer sahibiyizya... imaja toz dokundurmak yokyani yani!

Hem spor iyi gelir... kim dediyse vallahi billlahi yalan söylemis! 13 saat calistiktan sonra, karsima cikan sehirin tüm “ejderhalari” ile savastiktan sonra, Lady'likten evrimi ters yasayip maymuna dönüstükten sonra, kim dediyse lütfen gelsin alsin Laptopcantasini ve kol cantami, giysin benim 8 cmlik cizmeleri, kalin siyah paltoyu, mesin eldivenleri, sapkayi... ciksin o gözümde büyüyün dev merdinvenleri… Dilesin benden ne dilerse :-))

54 basamagi yaklasik 15 dakikada (biraz fazlami abarttim ne, fazla mal göz cikarmaz yani yani :-)) ) ciktindan sonra 5 dakikalik yayan yolu da son engel olarak Herkülce üstlendim ve ninem gibi (Allah rahmet eylesin, iyiydi ama cadiydi ayani zamanda, yine baska bir hikaye zamani gelince anlatirim) kücük, kücük adimlarla yeni baslayan yagan karin altinda eve dogru yöneldim…

And finaly… HOME SWEET HOME….5 dakika yürüdükten sonra evimin sicak isiklari bana "Hosgeldin, Lalecim.... nerde kaldin, merak ettim!" dercesine karsiladi beni...

(Arkasi yarin)


____________________
"Kisilikli olmak, baskalari görmediginde de dogruyu yapmaktir"

Lale

Alıntı Yazar Asker, Gün 21/12/2010 Saat 13:41

Aramiza hosgeldiniz Lale Hanim Arkasi yarin ? yarin olmadimi :-)

Merhaba Asker bey,
sag olun: hosbuldum, hosbuldum. Lakin siz soruyu sorarken ben yaziyi yaziyordum.

Malum, is güc günü... bakin ögle paydosumu feda ettim sizlere )))


Cay icin tesekkür ederim, bir dahakine dahada acik olsun lütfen )





Not: Yarin arkasi yarin beklemeyin lütfen....yine 13 saat calismam gerek. Yazsam dahi gece 22.00 den önce yazamam, bilginize


____________________
"Kisilikli olmak, baskalari görmediginde de dogruyu yapmaktir"

Lale

Anlasilanl bu konunun basligini yanlis koymusum: "arkasi yarin" olacak yerine "arkasi haftaya" veya hatta hatta bu gidisle "arkasi seneye" olmaliymis yani yani

Evet nerde kalmistik.. bir bakayim... aaaa.. ever orda.
Simdi her günü anlatmaya gerek yok )) Saadece olay günlerini anlatsam yeter galiba


Bir gün (halen metro ile ise gitmekteyim) is sonrasi öyle yorgunumki anlatamam. Gerci her carsamba yorgun oluyorum neden olsa 2 iste ve toplam 13 saat calismis oluyorum. üsendim 700-800 Metrelik yolu metroya gitmek istemedim saniyorum 20 dak. otobüs bekledim (10 defa gidip gelmistim, ama yok ben otobüse binmeye karar almistimya illa bekleyecektim). Baktim otobüs duragidan "Kayitli" olmayan bir otobüs geldi, icimden "aman ne olacak nasil olsa saadece 1 durak gidecegim" diyerek bindim. Oturmaya bile gerek duymadim, nede olsa 800 metre sonra inicem ya hani (simdi zeki okuyucular coktaaan anladi bir aksilik gelecek tabiki!).

Lakin bu otobüs "Allerweg" duraginda ne saga yerlesti duraklamak icin ne de yavasladi. Ben saskin saskin etrafima bakiniyorum (Ah Lalecim ah, biraz ilgilenseydinya su toplu tasi sistemi ile incilerinmi dökülecekti sanki?). Kulakligi cikardim kulagimdan (bilmlem anlatmismiydim araba bozuldu bozulali hep müzik dinliyorum) bana en yakin oturan bir yolcuya otobüsün hangi istikamate gittigini ve nerelerde durakladigini sordun. Kadin bana tuhaf tuhaf bakarak istikameti söyledi. Neyse dedim kendi kendime.. bosuna sinirlerini yipratma canim, olan olmus zaten. Oluruna bak... dedim ve 20 dakika sonra "Steintor" da indim, baska metro ile tekrar 2 durak gitmek gerekiyor. Ve "Aegi" istasyonunda (aciklama :durak yersüzündekilere diyorum, "istasyon ise yer altindaki duraklamalara) inip asil binmem gereken metroya binmem gerek.

Yorgun yorgun oturdum - tabi bu arada kulakliklar coktan yine kulagimdalar- en yüksek ayarda koro parcalarini dinleyerek yola devam ediyorum. Dünya ile alakami adeta kesmisim sanki ne anons duyuyorum, ne babam dikilse karsima onu görüyorum öyle dalmisim (evet, evet tahmin etttiginiz gibi.. yine bir aksilik var isin icinde ).

Bir ara kafami kaldirip disari baktim (istasyona gelmistiik).. baktim istasyanun dekorku sari-beyaz (yer altinda her istasyon farki dekor edilmis. Cok güzel istasyonlar var). Yavas yavas dekor bilincime ulasti: Sari-Beyaz? Aaaa.. yanlis istikamete gidiyorum. Akrep sokmus gibi yerimden sicramam ile, kapidan disari atlamam bir oldu.

Kahretsin!!!!

Yorgun yorgun "Aegi" duraginda tekrar aktarma yapmayi unutmusum, yani o denli kendimi müzik dünyasina kaptirmisim!

Indigimde önce nerde oldugumun bilincine ulasmaya calistim: "Marienstraße". Aha.. Bos ver Lale izma, sinirlenme. Yorgunsun olur.. dedim yatistirdim kendimi ve yukari cikip karsiya gectim. Tekrar aktarmam yapmam gerek duraga gitttim, dogru metroya bindim ve...

1 saat gecikmeli saat 22.45 de eve ulastim.

Cok sükür, cok sükür bu günleride gördüm )))


____________________
"Kisilikli olmak, baskalari görmediginde de dogruyu yapmaktir"

Lale

Lale devami yarin olmasada haftaya olsun :-)

Muzik ruhun gitasi mis de sende etkisi farkli olmus :-)

Saygilar


____________________
Dost kelimesinle Dost olunmaz Dostluk destekle olur